Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından alınan yıkım kararı nedeniyle 16 Temmuz'da kapatılan Antalya Arkeoloji Müzesi için eylemler aralıksız devam ediyor. “Müze Savunucuları” olarak kendilerini adlandıran vatandaşlar her gün müze önünde basın açıklaması gerçekleştirmekte. Söz konusu Antalya Arkeoloji Müzesi’nin yıkılması yerine güçlendirilmesi ve korunması gerektiği, pek çok kez Müze Çalışma Grubu ve İnşaat Mühendisleri Antalya Şube Odası tarafından dile getirilmişti. Antalya Arkeoloji Müzesi önünde bugüne kadar pek çok sivil toplum kuruluşu basın açıklaması gerçekleştirmişti. Konuya ilişkin Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği açıklama yaptı.
Açıklamada, Antalya Müzesinin yıkılarak kapatılmasını sayılar ile doğrulama mantığı güden karar vericilere karşılık turizmciler başka bir bakış açısı ile değerlendirilmesini doğru olacağı vurgusu yapıldı. Antalya İl Kültür Turizm Müdürlüğünün resmi verilerine göre, 2012 yılında Antalya Arkeoloji Müzesi 173 bin 843, toplam turist sayısı ise 10 milyon 726 bin kişi tarafından ziyaret edildi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un göreve başladığı tarihten sonrasın da ise 2018 yılında Antalya müzesi 158 bin 064, toplam turist sayısı 12 milyon 810 bin, 2024 yılında Antalya Arkeoloji Müzesi 175 bin 970, toplam turist sayısı ise 16 milyon 606 bin olduğu açıklandı.
Açıklamada 2012-2024 yılları arasında resmi verilere göre Antalya gelen turist sayısı yüzde 55 civarında arterken müzeye giriş ise sadece yüzde 1 artığı belirtildi. Konum olarak şehir merkezinde bulunan, 30 bin metrekarelik bir alana yayılan, 14 sergi salonu, çocuk bölümü ve açık hava galerilerinin yanı sıra bahçesiyle de dikkat çeken ve 1988’de “Avrupa Konseyi Yılın Müzesi” ödülünü alan bir müzenin kabahati olarak değerlendirilmesi abesle iştigal olduğu dile getirildi.
ANTALYA MÜZESİNİN TANITIMI İÇİN NE KADAR BÜTÇE AYRILDI
GoTürkiye YouTube kanalına milyonlarca lira harcayan Kültür ve Turizm Bakanlığı ile TGA’nın Antalya Müzesinin tanıtımı için ne kadar bütçe ayırdığını yönelik sorular yönelten SAYD, açıklamasında şu sözlere yer verdi.
“İspanya, tanıtım için bizim dörtte bir bütçemizi kullanıp bizden çok daha fazla turist ağırlarken, ülkemizin bu kadar yüksek bütçelere rağmen Bakanlık ve TGA’nın tanıtım zaafiyetinin de kamuoyu tarafından tartışılması gerekmektedir.”
Antalya Valisi Hulusi Şahin’in, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ATS0) yaptığı konuşmaya değinen SAYD, açıklamada “Rakamları Konyaaltı sahiline gelen ziyaretçi sayısı ile kıyaslandığını duyunca ne kadar yanlış yönlendirildiğini anlıyoruz. Günlük 150 bin kişi olarak yansıtılan Konyaaltı sahiline kıyasla küçümsenmeye çalışılan müze rakamlarını kabul etmek mümkün değildir. Eğer bu rakam baz alınacak ise 150 bin kişi x 30gün x 6ay (sezonun sadece 6 ay olduğunu varsaysak bile) Antalya ziyaretçisinin bu rakamlara göre 27 milyon olması gerekir! Bu sayıda turist hiçbir zaman Konyaaltı’nı bırakın Antalya’ya gelmemiştir. Valinin bu rakamları nereden aldığını merak ediyoruz, açıkladığı sayıların kaynağını tüm kamuoyu ile paylaşmasını bekliyoruz” sözlerine yer verdi.
“RESMİ ZİYARETÇİ RAKAMLARI GERÇEĞİ YANSITMIYOR”
Açıklamada, Ocak 2025 tarihinde Antalya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından “Müzelerde, Antalya Arkeoloji Müzesi'nin en çok ziyaret edilen yer” beyanatı üzerinde duruldu. Açıklamada, aynı çatı kurumu parçası olan TGA sayfasında müzeye dair tanıtım sayfasının mevcut olmadığı ifade edildi.
Açıklamada ise “Bize göre Antalya müzesi resmi ziyaretçi rakamları gerçeği yansıtmamaktadır, yaptığımız turizm öngörü ve acenta rakamlarına göre gerçek fiili rakamlar çok daha fazladır. Ancak bu resmi rakamlar nazara alınsa bile ciddi tanıtım ve özel sektörün imkanları kullanılan ve Antalya’nın en iyi turizm işletmeleri olarak kabul edilen Tahtalı Teleferik’in en yüksek ziyaretçi ağırladığı sene olan 2019 yılında ziyaretçi sayısı 350 bin, Antalya Akvaryumun en yüksek ziyaretçi ağırladığı sene olan 2013 yılında ziyaretçi sayısı 710 bin kişi olmuştur” ifadeleri kullanıldı.
Alternatif turizm işletmesi olan bu tesislerde turizmin çok iyi gittiğinin söylendiğini belirtilen açıklamada “Günümüzde, geçmiş yıllarda gerçekleştirilen ziyaretçi rakamlarına ulaşılamamıştır. Bu değerlendirmeye kıyasla bile müze giriş sayıları kötü olarak yorumlanamaz” denildi.
KEYFİ FİYATLANDIRMA MÜZE ZİYARETLERİNİ ETKİLİYOR
Her sene ekim ayında açıklanan ve bir sonraki yılın mart ayından sonra geçerli Müze ve Ören yeri bilet fiyatları hiçbir değişikliğe uğramadan sene boyunca geçerliliğini korurken, Müze ve Ören yeri bilet satış ihalesini alan firmadan sonra bilet fiyatları turizm seyahat acentalarına bilgi verilmeden akşamdan sabaha yüzde 20 ila 30 arttırılma yoluna gidildiği ifade edildi. Üstelik bu artışlar Türk Lirası olarak değil Euro olarak yapıldığı vurgulandı. Açıklamada ise “Kültür ve Turizm Bakanlığının bundan önce senede bir kez, ihaleyi alan şirketten sonra da keyfi yapılan müze ve ören yeri giriş fiyatlarını değiştirme politikası ve her yıl fahiş fiyat artışı yapıyor olması müze ziyaretçi sayısını etkileyen diğer olumsuz unsurlardır” sözlerine yer verildi.
“TURİZM SADECE KONAKLAMA DEĞİLDİR”
Turizm Seyahat Acentaları yurt dışında fiyat vermiş oldukları partner acentalarına bu fiyatları yansıtamadıkları için birçok müze ve ören yerini tur programlarından çıkartmak zorunda kaldığı açıklamada şu sözler kullanıldı:
“Turizm ve Turizm Seyahat Acentaları nezdinde değerlendirecek olursak Antalya Arkeoloji müzemiz üyelerimizin şehir turu diye tabir ettiğimiz günü birlik turun önemli bir noktasıdır. Konumu trafiğe engel olmadan otobüs ve araçların park problemsiz durabildiği ve mesafe olarak en merkezi nokta sayılabilecek Kaleiçi mevkiine çok yakındır. Turistler bireysel olarak da yerini benimsemiş ve ciddi misafir ağırlanmaktadır. Bu yüzden yer konusu tartışmasız bu noktada kalmalıdır. Uzun yıllardır turizm sektöründeki paydaşların dile getirdiği deniz, kum, güneş üçlüsüne mahkum edilen Antalya turizmi bu alınan karar ile en önemli kültür ve sanat destinasyonlarından biri olan Antalya müzesinden 2 sene mahrum bırakılarak adeta deniz, kum, güneş üçlüsünden başka turist istemiyor diye ilan edilmek istenmektedir. Turizm sadece konaklama değildir. Antalya şehri arkeoloji anlamında bu kadar zenginken bu zenginliğin kullanılmak istenmemesi çok manidardır.”
MÜZE YIKILMAMALIDIR
Meteoroloji ve Karayolları arazileri mevcut Antalya Müzesinin ek binaları haline getirilip depolarda bekletilen tarihi eserler bütün insanlığın bilgisine sunulması gerekiyorken, mevcut olan binayı 2 yıl kapatıp yeni bir bina yapmak hiçbir mantık ile bağdaşmamakta ve izaha muhtaç bir durum olarak ortaya çıktığı ifade edilen açıklamada, “Turizm çeşitliliği kapsamında Antalya’nın kültür turizminin etkilenmemesi için Müze yıkılmamalıdır. Turizm sürdürülebilirliği açısından bakıldığında bile açık kalıp, ziyaretçi almaya devam etmelidir. Ek binalar ile büyütülüp kayıtlı bütün eserlerin sergilenmesini sağlamak gerekmektedir. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün “Şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir” dediği güzel Antalya’mıza yapılan zulüm bir noktada sonlanmalı ve o nokta burası olmalıdır. Tüm Türkiye’nin ve Antalya severlerin Antalya Müzesine sahip çıkması gerekmektedir” ifadeleri kullanıldı.
