Antalya’nın turizm ilçeleri arasında gösterilen Konyaaltı ilçesinin Pınarbaşı Mahallesi’nin ilk kadın muhtarı Gonca Ilgın, mahalle kültürünün yeniden canlanmasını anlattı. Seçim vaadinin olmadığı belirten Muhtar Gonca Ilgın, seçim döneminde mahallenin talepleri seçim vaadimdir diyerek seçimi kazandı. Kazanmasının ardından sözünün yüzde 85’lik kısmını gerçekleştirdiğini de aktardı.
“İKİNCİ HAT OLACAK MUHTEMELEN”
Muhtar Gonca Ilgın; “Neler yaptık? Bizim mahallemizde su basan evlerimiz vardı. Konyaaltı’nın Pınarbaşı Mahallesi gibi bir bölgesinde. Bu insanlar için baya bir sorundu. Yüklü bütçeyle drenaj çalışması gerçekleştirdik. Önce demirbaş işlerden başladık. Drenaj çalışmasını yaptıktan sonra dere yataklarımızda temizliklerimizi gerçekleştirdik. Daha sonra parklarımızı tek tek boyatıyoruz. Bozuk olan kaldırımlarımızı yaptırdık. Budama işlemlerini hallettirdik. Asfalt dökülmesi gereken yerlere asfalt döktürdük. CK Akdeniz’e dilekçemizi verdik. Aydınlatma problemi yaşayan sokaklarımız var. Onları hallettirdik. Ama benim için en güzel hizmetim şu oldu; Pınarbaşı'nın otobüsü yoktu. 30 yıldır biraz daha arkada tarafta yaşayan vatandaşlarımız bayağı zorlanıyorlardı. Şimdi hatta ikinci hat olacak muhtemelen” sözleriyle yeni hattın müjdesini verdi.
“KADINLAR OLARAK BUNA İHTİYACIMIZ VARI GÖSTERMEK İSTEDİK”
Sözlerine devam eden Gonca Ilgın; “Biz şu an KL 21’i devreye soktuk. Güzergâhı için bayağı bir uğraştık, emek verdik. O konuda hiç mütevazı olamayacağım. Sonra Arapsuyu muhtarımızla birlikte Gençlik Lokali’nde kadınlar için etkinlikler açtık. Gerçi şu an tadilatta, tekrar devam edemiyoruz ama buradaki amacımız da şuydu. Biz Pınarbaşı, Toros, Akkuyu ve Arapsuyu olarak, kadınlar olarak buna ihtiyacımız varı göstermek istedik. Onun haricinde bir, iki daha projemiz var ama biraz bütçe kaynaklı bekleme durumundayız şu an için. İlerleyen dönemlerde inşallah onları da yapacağız ama... Yeni bir nefes geldi bence Pınarbaşı’na, güzel oldu” sözleriyle projelerinden bahsetti.
“MUHTAR BAYA BİR İŞ YAPIYORMUŞ AMA YAPANA”
Geri dönüşlerin güzel olduğundan söz eden Gonca Ilgın; “Geri dönükler çok güzel ya. Yani keşke bütün muhtarlar kadın olsa diyorlar, keşke diyorlar çok daha önce sizi tanımış olsaydık, çok daha önce gelmiş olsaydınız diye. Biz burada mesela işte kırtasiye malzemeleri aldık. İhtiyacı olan ailelere dağıttık. Yine üniversite öğrencileri için kitaplar topladık. Onları dağıttık. Bir kütüphane oluşturduk. Kadın muhtarların yarısında aynı şey var. Hasta bezimiz, tıbbi mamalarımız, yürüteçler... Yani aklınıza gelebilecek olan koltuk, sandalye, yatak. Geliyor işte kadın diyor ki ‘benim şuna şuna ihtiyacım var ‘diyor. İş, sosyal anlamda evde bakım. Ya aklınıza gelebilecek olan hani hep derler ya ‘muhtar artık ne iş yapıyor?’ Muhtar baya bir iş yapıyormuş ama yapana. Ha yapmak istemiyorsan burası çok güzel böyle yatış kalkış yeri olabilir. Her ay alırsın maaşını. Döner arkanı gidersin. Ama çalışan için o kadar çok şey var ki. Yapılması gereken ve biz gerçekten elimizi taşın altına sokuyoruz. Bu konuda dediğim gibi çok mütevazı olmayacağım.”
“BİRİNCİ ÖNCELİĞİM BENİM HALK EĞİTİM MERKEZİ”
İleriye dönük projesinden bahsetti. Muhtar Gonca Ilgın; “İleriye dönüp projeler, birinci önceliğim benim Halk Eğitim Merkezi. Çünkü Konyaaltı biraz daha böyle lokasyon anlamında biraz daha tuzu kuru bir semt. Hani bizim biraz daha sosyalliğe ihtiyacımız var. Bunu da mesela sabah sporu yapıyoruz haftada iki gün. Çok ciddi bir kalabalık elde ettik. Ve bir yıl aşkındır devam ediyor. Onun haricinde bir tane ufak bir köprü projem var. Onun bütçe desteği bekliyorum. Bütün izinlerini falan hallettim. Çocuklar için mesela böyle basketbol oynayabilecekleri bir yer istiyorum. Bunun için şimdi adımlarımı atmaya başlıyorum. Onun haricinde dediğim gibi benden istedikleri Demirbaş yüzde 85'ini yerine getirdim. O konuda vicdanım çok rahat. İlk geldiğimizde Krav Maga etkinliğini yaptık mesela. Güzel bir kalabalık yerde ettik. Hani dediğim gibi onlar ne istiyorsa ben o doğrultuda devam ediyorum. satranç kursu açtık, örgü kursu açtık, işaret dili kursu açtık, işte takı tasarımı yaptık. Hala daha orada tanışanlar, insanlar birbirleriyle görüşüyorlar. Kahvaltılar yaptık burada 4-5 kere. Bayağı hatırı sayılır bir kalabalık topladık. Bence güzel gidiyor” sözleriyle sosyalleşmeye değindi.
“BİZ ESKİYİ ÇOK ÖZLÜYORUZ”
Pınarbaşı Mahallesi’nde komşuculuğu arttıran etkinliklerden söz eden Muhtar Gonca Ilgın; “Bana sürekli diyorlar ki eee? Ne zaman yapıyoruz tekrar kahvaltı mesela ya da bizi dışarıya çıkarsana ha böyle ufak tefek şeyler yaptık geziler yaptık Aspendos’a. Güzel bir sosyallik örneği oluyor çünkü insanların ihtiyacı var, biz buna çok açız biz eskiyi çok özlüyoruz ben kendi adıma yani yaşım 37 ama şey ben bile artık eskiden diye başlayan cümleler kurmaya başladım” sözlerine devam etti.
“KOMŞUCULUK OYNAMAYA BAŞLADILAR TEKRAR”
Muhtar Gonca Ilgın; “Şimdi öyle bir şey ki diyorlar ki ya ben işte kaç yıldır burada oturuyorum. Aa, seni niye görmemişim? Hani tanıştılar birbirleriyle. Burada 15 yıldır, 20 yıldır oturanlar şimdi birbirleriyle gerçekten komşuculuk oynamaya başladılar tekrar. Çünkü böyle bir güven tazelendi ortada. Şimdi artık geçerken hepimiz birbirimize böyle çok selam vererek geçiyoruz artık. Eskisi gibi değil. Ya da önceden muhtarların kapısında hiç kimse olmazmış, şimdi doluyor taşıyor, çaylar içiliyor, kahveler, sohbetler, şikayetler söyleniyor, talepler, ne yapabiliriz konuşuyoruz. Şu an mesela Pınarbaşı'nın gerçekten hatırı sayılır bir kısmı diyorlar ki Var mı bizim de yapabileceğimiz bir şey? Size yardımcı olabileceğimiz bir şey? Bu çok önemli, çok güzel. Ya da işte evinde bir problem olmuş, eşiyle bir şey yaşamış ya da çocuğuyla geliyor burada ağlayarak deşarj oluyor, anlatıyor. Ben ona çözüm sunduğum için değil. Kendini iyi hissediyor. Anlatabileceği, güvenebileceği birisi. Bilmiyorum. Bu anlamda herhalde yanıma kar kalan şey bu ilişkileri geliştirmek olmuş olabilir.”
“FİKİR FİKİRDEN ÜSTÜNDÜR”
Mahalledeki yabancıların da uyum sağladığından söz eden Muhtar Gonca Ilgın; “Önceden Ayşe teyze bir kurabiye verir. Fatma teyze bir dilim ekmek verir. Su içmeye arkadaşımızın annesi verir, ama şimdi çocuklarımı mesela siteye indiremiyorum. Hani büyütemedim yani. Ben sokakta büyütemedim çocuklarımı. Şimdi biraz daha güvenilir bir alan yaratmaya çalışıyorum. Biraz daha yaşanılabilir çünkü gerçekten Pınarbaşı, Konyaaltı’nda hani böyle en oturmuş mahallelerden kolay kolay yabancı hiç kimseyi göremeyeceğiniz herkesin birbirini tanıdığı ama tabi ki göçler dolayısıyla biraz daha karma a yerleşik Ruslar var. Öyle gidip gelen cinsten değil. Bayağı bayağıdır burada oturuyorlar. Onlarda çok zevk alıyorlar bu durumdan. Beraber hayat parklara gidiyorlar, etkinliklere gidiyorlar. Bir şeylere ihtiyacı olduğunda onlar bizden biraz daha farklı düşünüyor mesela. Fikir fikirden üstündür. Çok yardımcı oluyorlar bize o konuda” ifadelerini kullandı.
