Türkiye, son 52 yılın en kurak dönemini yaşarken ülke genelinde su krizi kapıya dayandı. Özellikle göller ve çaylar üzerine kurulan HES’ler, suyun adil kullanımı konusunda tartışma yaratıyor. Ayrıca yağış rejimindeki değişiklikler nedeniyle göl ve çaylardaki su seviyesi düşmeye devam ediyor.
JMO Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, Antalya özelinde yaptığı değerlendirmede, kent genelinde suyun bol olduğu yönündeki algının büyük bir yanılgı olduğunu belirtti. Ciddi uyarılarda bulunan Karancı, Manavgat Çayı üzerindeki HES’lere dikkat çekerek suyun adil ve sürdürülebilir şekilde yönetilmediğini vurguladı.
Karancı, iki büyük HES’in bölgedeki suyun büyük kısmını enerji üretiminde kullandığını ifade etti. Ancak söz konusu HES’lerden kimlerin faydalandığı sorusunu yönelten Karancı, Manavgat’ta içme suyu için kullanılan yeraltı sularının enerji maliyetinin çok fazla olduğunu söyledi.
“PROBLEM SUYUN VARLIĞIYLA DEĞİL, YÖNETİMİ”
Su krizinde “Antalya’yı ne bekliyor?” sorusunu yanıtlayan Karancı, “Antalya’da da durum farklı değil. Hâlâ şu yanlış algı var: Düden akıyor, Manavgat denize gidiyor; o halde su bol. Denize ulaşan su doğanın döngüsünde var ama yolculuğunda kime ne fayda sağlıyor, asıl bakılması gereken budur. Çünkü problem suyun varlığıyla değil, yönetimiyle ilgilidir” dedi.
MANAVGAT’TA SU ADİL Mİ YÖNETİLİYOR
Manavgat Çayı üzerindeki iki büyük HES’i işaret eden Karancı, 540 MW’lık HES’in Cengiz Grubu’na bağlı Eti Alüminyum tarafından işletildiğini; diğer HES’in ise Manavgat Barajı üzerindeki Assan Alüminyum’a ait 48 MW’lık tesis olduğunu hatırlattı. Karancı, söz konusu suyun bu iki HES’in ardından denize döküldüğünü dile getirdi.
Manavgat halkının ve bölgeye gelen milyonlarca turistin içme suyu ihtiyacını karşılamak için kurumların enerji tüketerek yeraltı suyunu çektiğini belirten Karancı, maliyetin yıllık yaklaşık 300 milyon TL olduğunu vurguladı. “Bu sudan en büyük faydayı kim sağlıyor? Bu tesisler kimin? Suyun kullanımı kimde? Su, özelleştirmelerle özel sektöre ve enerji üretimine mi verildi? Ticari bir meta haline mi dönüştü? Bugün birileri suyumuzu kullanarak enerji üretirken, Manavgat halkının ve bölgeye gelen milyonlarca turistin içme suyu ihtiyacını karşılamak için kurumlarımız enerji tüketerek yeraltı suyundan su çekiyor.
Bunun Manavgat için sadece elektrik maliyeti yıllık yaklaşık 300 milyon TL. Antalya’nın geleceği planlanırken şehir ve çiftçi gerçekten öncelikli düşünüldü mü? Tarıma, bölge çiftçisine ve Antalya halkının içme suyuna ne kadar pay kalıyor?” ifadelerini kullandı.
