Okul öncesi eğitime gelen yaş düzenlemesi çoğu çalışan anne babaya rahat bir nefes aldırırken tedirginlikleri de beraberinde getirdi. Karar kimi ebeveynler tarafından erken yaşta eğitime erişim fırsatı olarak görülürken kimi ebeveynler tarafından çocukların ‘bu yaşta eğitime hazır mı’ endişesini beraberinde getirdi. Bunun yanı sıra büyükşehirlerde ailelerin iş temposu ve bakım desteği ihtiyacı düşünüldüğünde, bu uygulama pek çok aileye nefes aldıracak. Ancak iki yaş gibi çok erken bir dönemde çocukların aile ortamından ayrılması, sosyal ve duygusal gelişimleri açısından soru işaretleri yaratmaya devam ediyor.

“KARARIN OLUMLU VE OLUMSUZ YÖNLERİ VAR”
Okul öncesi eğitimde yapılan bu düzenlemeyi yepyeni bir dönem olarak değerlendiren Çocuk Gelişim Uzmanı Özge Selçuk Bozkurt, yürürlüğe giren kararın olumlu ve olumsuz yönlerini ele alarak şu konuşmasında sözlerine yer verdi:
“Öncelikle bu kararın çok güzel yanları var. Çocuklarımız daha erken yaşta sosyalleşecek, akranlarıyla oyun oynayacak, paylaşmayı öğrenecek. Dil gelişimleri ve zihinsel becerileri desteklenecek. Çalışan anne babalar için de büyük bir kolaylık; çocuklarını güvenli ve nitelikli bir ortama emanet edebilecekle.

Ama işin diğer yüzü de var. Her çocuk iki yaşında okula hazır olmayabilir. Ayrılık kaygısı yaşayan minikler olabilir. Bu yaş grubu çok daha özel bir ilgi gerektiriyor. Benim gözüme çarpan en önemli şey şu ki, doğru planlamayla bu karar çocuklar için büyük bir fırsata dönüşebilir. Erken yaşta eğitim, oyunla gelişim ve güvenli bir ortada olacaktır. Çocuklarımız için gerçekten çok kıymetli bir adım.”





