Türkiye’nin gündemine bomba gibi düşen ‘Sahte Diploma’ skandalında kafalardaki soru işaretleri her geçen gün çoğalıyor. Bu süreçte birçok insan gözaltına alınmış ve sonrasında tutuklamalar gerçekleştirilmişti. Soruşturmada 57 sahte üniversite diploması, 4 sahte lise diploması ve 108 sahte sürücü belgesinin olduğunun ortaya çıkmıştı. Yapılan açıklamalarda ise tutuklanan kişiler arasında iki tanesinin mesleki faaliyet sürdürdüğü belirlenmişti.
Diğerlerinin ise sadece resmi işlemlere yansımadan fark edildiği ve sistemden atıldığı belirtilmişti. Yaşanılan bu olaylar ise birçok mesleğe güveni azalttı. İnsanlar bu skandaldan sonra nasıl hareket edeceğini bilemediği gözlemlendi. Tüm bu dava sürecinin nasıl ilerleyeceği ve sonraki süreçlerde başkalarının tutuklanıp tutuklanmayacağı meçhulken Antalya’da herhangi bir kişinin tutuklanıp tutuklanmadığı bilinmezliğini koruyor.
“ANTALYA'DA SAHTE DİPLOMALARA İLİŞKİN BİLGİ YOK”
Antalya Barosu tarafından yapılan açıklamada, ‘Sahte Diploma’ olaylarına ilişkin Antalya’dan herhangi bir işlemin yapılmadığına dikkat çekerek şu ifadelere yer verdi:
“Şu anda Antalya ilinde sahte diplomalara ilişkin bir işlem yapıldığına dair bilgi gelmedi. Fakat araştırmalar devam ediyor. Çıkabilme ihtimalide var. Süreç şu şekilde ilerleyecek. Etkin pişmanlık dediğimiz bir olay var. Şüphelilerin ifadelerinden başka şüphelilerin olup olmadığına ilişkin işlemler yapılıyor. Açıkçası şu anda tutuklananların ifadelerinde eğer geçen isimler varsa bunlara ilişkin yeni operasyonlar gelme ihtimali mevcuttur.
Bu tutuklanan kişiler mevcut cezalarında indirim olması açısından soruşturma aşamalarında başkalarını suçlayıcı ve ihbar edici beyanlarda bulunabilirler. Bulunma ihtimalleri mevcut. Dosyalarda gizlilik kararı olduğu için biz de tamamını göremiyoruz. Şu andaki tutuklananların ifadelerinden soruşturma genişleyerek daha fazla kişiye sirayet edebilir.”
“2 KİŞİNİN SAHTE HUKUK FAKÜLTESİ MEZUNİYET KAYDI OLUŞTURULMUŞ”
YÖK’ün üniversitelerle birlikte araştırmayı yaptıktan sonra hangi meslek odasına bağlı olduğu bilgisinin verilmesi gerektiğini açıklayan Antalya Barosu, “Bu dava sürecinde tutuklananlar arasında sahte diplomayla avukatlık hakkı kazanan 2 kişi olduğu bilgisi bize geldi. Bu olay ile ilgili Antalya Barolar Birliği sayfamızdan kamuoyuna, “6 Şubat 2023 depremlerinde hayatını kaybeden meslektaşlarımızın da bulunduğu bazı kişilere ait hukuk fakültesi mezuniyet bilgilerinin hukuka aykırı şekilde tahrif edildiği ve bu yolla bazı sanıklar adına hukuk fakültesi mezuniyet kaydı oluşturulduğunu gösteren somut bulgular belirlenmiştir” ifadelerinin yer aldığı bir açıklama yaptık.
Bu kişilerin isimleri üniversitelerdeki sistemlere girilerek bilgisayardan mezunmuş gibi yazılmış. Mesela, sistemden mezuniyet belgesi aldıktan sonra resmi bir belge olduğu için bulunduğu ilin barosuna başvuru yapabilir. YÖK’ün sisteminden geçerli bir diploma gözüktüğü için baro kabul edip kendi lehvasına yazabilir. Bir avukatın gerçekten avukat olup olmadığını tespit etmenin yolu Türkiye Barolar Birliği'nin internet sitesinde yer alan baro lehvasına bakmaktır. O sitede isim ve soy isim yazıldığında Türkiye Barolar Birliği'ne kayıtlı hangi ilde avukatlık yapıyorsa gözükür. Türkiye Barolar Birliği'nin sisteminde levhasında gözüküyorsa bu kişi bu şehirde avukatlık yapan birisi diyebilirsiniz. Fakat sahte bir diplomayla kaydolmuşsa baro olarak bunu tespit etmek yeterliliğimiz yok. Bunu YÖK’ün topyekün üniversitelerle birlikte araştırmayı yaptıktan sonra hangi meslek odasına bağlıysa bunu bildirmesi gerekecek. Bizler onların araştırmaları sonrasında gerekli önlemlerimizi alıp işlemlerimizi yapabileceğiz” ifadelerine yer verdi.
“YARGILANMANIN YENİLENMESİ TALEBİNDE BULUNULABİLİR”
Antalya Barosu yaptığı açıklamada, sahte diploma ile avukatlık yapılmadığı ama ilerleyen zamanlarda ortaya bu tarz durumların çıkması sonucunda ise ne yapılması gerektiğini belirtti:
“Yargılanmanın yenilenmesi diye bir kanun var. Eğer bu avukatın girmiş olduğu davalarda sonradan bu şekilde hak sahibi olmayarak yetki sahibi olmayarak işlem yaptığı tespit edildiği takdirde Yargıtay’a başvuru yapılarak yargılanmanın yenilenmesi talebinde bulunulabilir. Çünkü bu artık sonradan ortaya çıkmış bir delil olacak ve bu kişinin gerçekten işlem yapmaya yetkisi olmadığı tespit edildiğinden aleyhine yani o kişinin işlem yaptığı müvekkile diyecek ki burada ben hukuk fakültesi mezunu olmayan birisiyle maalesef bu işleri yapmışım. Burada ben hak kaybına uğradım. Bu sebeple hak kaybına uğradığım için yeniden bir yargılama talebinde bulunuyorum demesi gerekir."
