Bu haftaki ‘Türk Milleti Toplantısı’nı Antalya’da gerçekleştiren Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, 21 Aralık’a kadar kentte kalacağını ve temaslarda bulunacağını söyledi. Antalya ziyareti kapsamında bir basın toplantısı düzenleyen Özdağ, yaşanan iç ve dış gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
SÜREÇ ÖRGÜTÜ ŞIMARTTI
22 Ekim 2024’te MHP lideri Devlet Bahçeli’nin PKK elebaşı Öcalan’a umut hakkı istediğini ve Gazi meclise davet ettiğini unutmadıklarını belirten Ümit Özdağ, “Böylece terörle müzakerenin ikinci aşaması başlamış oldu. Başlangıçta, ‘Asla terörle müzakere edilmeyecek, pazarlık yapılmayacak, örgüt kendini feshedecek’ diyorlardı. 14 ay sonra tüm itirazlarımıza ve mücadelemize rağmen meclisten 3 milletvekili İmralıya terör örgütü elebaşısının ayağına yollandılar, onlar da gitti. PKK ve siyasi uzantısı parti bu gelişmeyi büyük bir sevinçle karşıladı, önemli bir eşik aşıldığını söylediler. Bebek katılına siyasi meşruiyet zemini hazırlayacağın söylemiştik ve örgütü şımarttı” diye konuştu.

GÖRÜŞMENİN DETAYLARI GİZLENİYOR MU?
Görüşmeye ait detayların, 4 sayfalık bir özet dışında Türk halkıyla paylaşılmadığını belirten Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ, “Türk milletinden birşeyler gizleniyor. Esas tutanakların 62 sayfa olduğunu, bunun 17 sayfaya indirildiği basında yer aldı. Ancak sadece 4 sayfayı gördük. Madem hayırlı olduğunu düşündüğünüz bir iş yapıyorsunuz, bu hayırlı işi neden halktan gizliyorsunuz? Bu hayırlı işin içinde Öcalan’ın Gabar petrolünden ve bölgede üretilen elektrikten pay istediğine dair talip var mı? PKK elebaşı, Anayasanın 66.maddesinin değiştirilmesini ve Türklük tanımının çıkarılmasını istedi mi? YPG, SDG’nin dağılmayacağını silah bırakmayacağı ama adının polis örgütü olacağını söyledi mi?” sorularını yöneltti.
SÜREÇLE İLGİLİ SORULAR
“14 aydır halkta öfke, tedirginlik ve öfkeye neden olan bölücü açılımın öncülerine soruyoruz” diyen Ümit Özdağ, sorularını şöyle sıraladı: “Öcalan ile kapalı kapılar ardından yaptığınız görüşmeler, tüm Dünyanın gözü önünde cereyan eden bir süreç olmadı mı? Bu süreç bir al-ver süreci olmadı mı? Türk milletine saldırı ve saygısızlık değil mi? Terörü teslim olarak terörsüz Türkiye oluşturulabilir mi? Şehit ailelerimiz kahraman gaziler, asker polis ve korucuların yüzüne nasıl bakacaksınız?”

BAHÇELİ’NİN SÖZLERİNİ HATIRLATTI
12 Aralık’ta bebek katili Öcalan ile İmralı’da görüşen heyetin, mecliste MHP lideri Devlet Bahçeli ile de görüştüğüne dikkat çeken Ümit Özdağ, “Pervin Buldan çok açık bir şekilde, ‘Süreç ikinci aşamasına geldi, bundan sonra yapılması gerekenler konusunda istişarelerde bulunduk’ dedi ve artık hukuki düzenlemeler yapılmasını isteyerek Barış yasası çıkarılmasını istedi. Bahçeli ise Pervin hanımın konuyu açıklıkla ifade ettiğini ve her cümlesine imza attığını söyledi. İkinci aşama nedir? Biz hangi meydan savaşını kaybettik ki; şimdi barış anlaşması imzalıyoruz. KCK çatısı altında yer alan terör yapılarının hiçbirisi silahlarıyla teslim olmadı. Gelinen aşamalarda devlet aklı ve ciddiyetiyle bağdaşmadığının farkında değil misiniz? Neden PKK’ya teslim oluyorsunuz. PKK kimden cesaret alarak bu kadar küstahça talepler bulunma konusunda cesaret alıyor. PKK terör örgütü sanki Türk ordusunu yenmiş gibi taleplerde bulunuyor” şeklinde konuştu.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NE SAVAŞ İLANI
Hiçbir ön şartın olmadığı söylenerek girilen yolun, artık hayasızca ve hadsiz taleplerin gündeme getirildiği bir aşamaya geldiğini belirten Özdağ, “DEM Parti’nin, Anayasa’nın ilgili maddelerinin değiştirilerek çok dilli eğitime geçilmesi, yerel yönetimlerde yetki genişletilmesi ve terör örgütü ele başısına af ilan edilmesi ve örgüt üyelerinin evlerine dönmesinin talep edilmesi gibi talepleri, örgütün niyetlerini ortaya koymuştur. Bu talepler alt alta konduğunda Atatürk Cumhuriyeti’nin dağıtılması, üniter devlet yapılması, çok dilli zayıf, bölünmüş bir siyasi yapı Türk milletine dayatılmak isteniyor. Bu talepler Türkiye Cumhuriyeti’ne açık bir saldırı ve savaş ilanıdır. Müzakere yerine mücadele fikri üzerinde çalışmak daha gerçekçi olacaktır” şeklinde konuştu.

TAVİZLERE DERHAL SON VERİLMELİ
Özdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: “YPG ve SDG’ye karşı askeri operasyon seçeneği gündeme hızla alınmalı ve gerçekleştirilmeli, içeride ede terör örgütü elebaşısıyla yapılan müzakere ve tavizlere son verilmelidir. Başta şehit aileleri ve kahraman gazileri olmak üzere, milletimizin ortak fikri her türlü terör örgütünü yok etmektir. Daha geç olmadan herkesi aklını başına almaya ve devlet sorumluluğu almaya davet ediyorum”.
İÇ POLİTİKA VE EKONOMİK DEĞERLENDİRME
İç politika, kur baskısı, hukuk, sanayi, İstanbul depremi, enerji, sanal kumar ve uyuşturucuyla mücadele, sağlık gibi konularda yaşanan sorunları dile getiren Özdağ, açıklamasını şöyle tamamladı: “Bireysel kredi kart borçlusu sayısı 43 Milyon 300 bin kişi. Son 1 yılda borçlu artıyı 1 milyon 900 bin kişi. Bu insanların toplam borcu 5,4 trilyon Lira. Yani her vatandaş 125 Bin Lira borçlu. Kişi başına 6 asgari ücretli borçlanan bir toplum haline geldik. En düşük emekli aylığı asgari ücretin altında olamaz. Bir asgari ücretin de en az 45 Bin Lira olması gerekiyor”





