Vatan Partisi Antalya İl Başkanlığı, yeni yılı karşılamak amacıyla düzenlediği “Yeni Yıla Merhaba” kahvaltısında parti üyeleri, sivil toplum temsilcileri ve davetlilerle bir araya geldi. Atatürk Parkı’ndaki Luonge Kafe’de gerçekleştirilen programa Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Nadir Temeloğlu’nun yanı sıra Kumluca Ziraat Odası Başkanı Hidayet Kökçü, Vatan Şehitleri Derneği Genel Başkanı Zeki Kılıç, Türkolog Muharrem Yelice ve Vatan Partisi Antalya İl Örgütü katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Vatan Partisi Antalya İl Başkanı Ahmet Özbay, konuşmasına şair Ceyhun Atuf Kansu’nun “Bana Dünyanın Bütün Çiçeklerini Getirin” şiirinden dizelerle başladı. Şiirin arka planındaki öğretmen Şefik Sınığ’ın yaşam öyküsüne değinen Özbay, kendi eğitimci kimliğini ve 36 yıllık öğretmenlik deneyimini anlattı. Özbay, Köy Enstitüleri ruhuna ve Cumhuriyet’in eğitim anlayışına vurgu yaparak, ileride iktidar ya da hükümet ortağı olunması halinde benzer buluşmaların artarak süreceğini aktardı.
Vatan Partisi Antalya İl başkanı Ahmet Özbay, konuşmasında şu sözler yer verdi:
“Öğretmen Şefik Sınığ, en son vasiyetinde “Bana dünyanın bütün çiçeklerini getirin” der. Çiçekten kastı, öğrencileridir. Bu olay 1949 yılında gerçekleşir. Bir üniversite öğrencisi tarafından Ceyhun Atuf Kansu’ya aktarılır. Kansu bu bilgiden çok etkilenir, duygulanır ve hepimizin coşkuyla okuduğu “Bana Dünyanın Bütün Çiçeklerini Getirin” şiirini yazar.
36 YIL EĞİTİMCİLİK YAPTIM
Ben de bir öğretmenim. 36 yıl eğitimcilik yaptım. İlk 7 yıl Isparta’da, Şehit Ali İhsan Kalmaz Lisesi’nde öğretmenlik yaptım. Sonra 29 yıl dersler verdim. Şefik Öğretmen’in ruh haliyle, Köy Enstitüleri öğretmenlerinin ruh haliyle, İsmail Hakkı Tonguçların, Mustafa Kemal Atatürk’lerin ruh haliyle 36 yılımı eğitimcilikle geçirdim.
TÜRKİYE’Yİ YÖNETMEYİ EN ÇOK HAK EDEN PARTİYİZ
İleride hükümet olduğumuz, hükümet ortağı olduğumuz süreçlerde tekrar böyle kahvaltılarda buluşmak dileğiyle… Türkiye’yi yönetmeyi en çok hak eden partiyiz. Her toplantıda bir iddiada bulunurum. Milli Eğitim Bakanı olmaya aday değilim, talibim. Birikimim, entelektüel birikimim, siyasi tecrübem; Türkiye’nin milli eğitim sistemini yönetmeye şu anda yönettiklerini sananlara göre yüz kat daha yeterlidir. Onlara bu konuda yüz basarım.”
