Son günlerde Antalya başta olmak üzere İzmir, Hatay ve Manisa olmak üzere ülkenin dört bir yanında orman yangınları devam ediyor. Konuya ilişkin Antalya Barosu açıklama yaptı. Antalya barosu tarafından yapılan açıklamada Antalya’da ve ülkede çıkan yangınların yalnızca insan hayatını değil, doğal yaşamı, ekosistemi ve geleceğini tehdit ettiği ifade edildi. Baro tarafından yapılan açıklamada, büyük felaketten etkilenen tüm yurttaşlara, İzmir'i saran yangına müdahale sırasında hayatını kaybeden orman işçisi İbrahim Demir’in yakınlarına ve tüm orman emekçilerine başsağlığı dilekleri sunuldu.
“YANLIŞ POLİTİKALARININ BU SONUCA SEBEP OLDUĞU AÇIKTIR”
Son 10 yılda Türkiye’de yangın sayısında da yanan ormanlık alan miktarında da bariz bir yükselme yaşandığı yapılan araştırmalarda görülüğü ifade edilen açıklamada şu sözlere yer verildi:
“4 yıl önce ilimizdeki büyük Manavgat orman yangınının yaraları hala tazeyken, her yıl farklı ormanlık alanların da yanması içimizi acıtmaktadır. Orman Genel Müdürlüğünün yanlış politikalarının bu sonuca sebep olduğu açıktır. Yangınla mücadele edebilecek tecrübeli saha personelinin görev yerlerinin değiştirilmesi, emekliye ayrılmaya zorlanması, yerlerine nitelikli ve yeterli personel alımının yapılmaması gibi politikalar ve yapılan yanlışlardan ders çıkarılmaması özellikle her yıl yaz aylarında ülkemizi adeta büyük bir felakete sürüklemekte.”
“TORBA YASA BAŞKA BİR YOK ETME BİÇİMİDİR”
Yangın önleme için gereken bilimsel araştırmaların yapılmaması, personel eksikliği ve proje üretilmemesi, yeterli araç gereç ve ekipmanın sağlanmaması da diğer etkenler arasında yer aldığı ifade edilen açıklamada, “Ormanlık alanlar bir yandan yangınlar sebebiyle diğer yandan yapılan tahsisler sebebiyle azalmaktadır. Şu anda TBMM çatısı altında görüşülen Torba Maden Yasası da orman varlıklarımıza, zeytinliklerimize ve meralarımıza karşı girişilen başka bir yok etme biçimidir” denildi.
“DOĞAYA SAHİP ÇIKMAK HERKESİN SORUMLUĞUNDA”
Doğaya ve yaşam hakkına sahip çıkmak herkesin ortak sorumluluğu olduğu vurgulanarak, “Orman yangınlarının önleme, söndürme ve yanan ormanların yeniden ormana kazandırılması sürecinin şeffaf, bilimsel, denetlenebilir ve hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde yürütülmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. Süreci sonuna kadar takip edeceğimizi, üzerimize düşen her türlü görevi yapacağımızı ve doğa haklarının korunması adına her türlü hukuki girişimde bulunmaya hazırız” ifadeleri kullanıldı.
