5 Haziran 2025’te gerçekleştirilen LGS sınavı sonrası Türkiye genelinde yaklaşık 1 milyon öğrenci ve velisi ciddi kaygılarla karşı karşıya kaldı. Öğrenci Veli Derneği, sınav sırasında soruların bazı WhatsApp gruplarında dolaşıma sokulduğunu, ikinci oturum tamamlanmadan sayısal kitapçığın dahi paylaşıldığını iddia ederek kamuoyuna taşıdı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın aylardır tek bir açıklama yapmamasını sert bir dille eleştirdi.
Dernek hukuki süreci başlatmış ve bugün Ankara İdare Mahkemesi önünde duruşma gerçekleştirilmiştir. Açıklamada, özel okullarda tam puan alan öğrenci sayısındaki yüksekliğin, geçmiş yıllarda yayımlanan ayrıntılı LGS verilerinin paylaşılmamasıyla birleşerek; soruşturma kapsamındaki 29 kişinin akıbetinin belirsiz olması nedeniyle adil bir sınav ortamı konusunda endişeleri artırdığına dikkat çekildi.
Veliler, sınav sisteminde yapılması planlanan değişikliklerin mevcut eşitsizliği derinleştireceğini ifade ederek, açık uçlu sorular, sosyal etkinliklerin değerlendirilmesi ve özel kriterlere dayanan uygulamaların çocukların haklarını zedeleyeceğini belirtti. Dernek ise çocukların eşitliği ve parasız eğitim hakkının korunması için sürecin takipçisi olacaklarını ve soruşturma sonuçlarının açıklanması gerektiğini savundu.
HUKUKİ SÜREÇ BAŞLATILDI
Öğrenci Veli Derneği açıklamasında şu sözlere yer verdi:
“5 Haziran 2025’te 1 milyona yakın öğrenci LGS sınavına girdi. Aylar geçmesine rağmen ve 2026 LGS tarihi açıklanmasına rağmen, LGS 2025’le ilgili iddialara Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tek bir açıklama yapılmadı. Öğrenci Veli Derneği olarak sürecin takipçisi olacağımızı, çocuklarımızın eğitim hakkına sahip çıkacağımızı ilk günden itibaren söylemiş ve hukuki süreç başlatmıştık. Bugün de sözümüzün gereğini yerine getirmek için LGS ile ilgili duruşmamızda Ankara İdare Mahkemesi önündeyiz. Çocuklarımızla beraber biz anne babaların neler yaşadığını tekrar kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz.”
SORULAR ÇALINDI MI?
Açıklamada, 2025 LGS sırasında, sınav bitmeden bazı Whatsapp gruplarında, sözel sınav soruları ve cevap anahtarları dolaşıma sokulduğu ifade ederek, “Aynı whatsapp paylaşımlarında sayısal kitapçığın da soru ve cevaplarının ellerinde olduğu ve paylaşılabileceği belirtildi. Oysa sınavın ikinci oturumu sona ermemişti. Sınavın zorluk derecesinin yüksekliğine rağmen LGS’de 719 birinci çıkmıştır. Özel okullarda tam puan alan öğrenci sayısının yüksekliği ve geçmiş yıllarda yayımlanan ayrıntılı LGS verilerinin açıklanmaması yaşadığımız kaygıları daha da arttırmıştır. İçlerinde öğretmenler dışında isimlerin de olduğu 29 kişiye yönelik başlatılan soruşturmanın akibeti hala açıklanmamıştır. Ayrıca bu tablodan yalnızca 29 kişi değil, ilgili bakanlık ve bürokratlar da sorumludur” denildi.
Açıklamada, “Bunun yanı sıra İdare Mahkemesi’ne açılan davalar “ivedi yargılama” usulüne tabi olması sebebiyle şimdiye kadar kararın verilmesi gerekiyordu. Dava çeşitli şekillerde usul işlemleri gerekçe gösterilerek akamete uğratıldı. Dolayısıyla şu an itibariyle dava kazanılsa dahi LGS mağdurları açısından etkin bir sonuç alınması imkansız hale getirildi” ifadeleri kullanıldı.
“ÇOCUKLARIMIZIN UMUTLARI DA ELLERİNDEN ALINMIŞ OLDU”
Raporlarda 2000-2013 yılları arasında KPSS, ÖSS, ALES, Askeri liseler, YDS gibi ÖSYM koordinatörlüğünde yapılan tüm sınavların sorularının çalındığının idasını da çocuklarla kamuoyuna yansıyan haberlerden öğrenildiği ifade edilen açıklamada, “Yaşamları sınavlara hazırlıkla geçen binlerce çocuk ve genç, emeklerinin nasıl çalındığına tanıklık ettiler. LGS ile ilgili soruşturma tamamlanmadan, soruşturma sonuçları kamuoyu ile paylaşılmadan çocukların yerleştirme sonuçları açıklandı. Sorular çalındı mı, istediğim okulda okuma hakkım elimden alındı mı, soruları her çocuğun aklında ve yüreğinde kalmıştır. Eğitimle kazanılmış bir gelecek, torpilin, eşitsizliğin, adaletsizliğin kök saldığı ülkemizde öğrenciler için bir umutken geldiğimiz şu tabloda çocuklarımızın umutları da ellerinden alınmış oldu” denildi.
“MEB LGS SÜRECİNİ KAMUOYUNA AÇIKLAMALIDIR”
“Bugünlerde sınav sistemi değişikliği gündemdedir” ifade edilen açıklamada şu sözler kullanıldı:
“Öznel değerlendirmelere dayanan, eşit, adil, objektif, bilimsel kriterleri esas almayan sınav sistemi değişikliği kabul edilemez. Sınav sistemi değişikliği yaşama geçirilirse, açık uçlu sorular, sosyal etkinliklerin değerlendirilmesi gibi yapılacak öznel değerlendirmeler, bugün yaşanılan eşitsizliği ve adaletsizliği daha da artıracaktır.
Veli-Der olarak sınav merkezli, eleyen, rekabete dayanan, öznel değerlendirmeye açık, eşitsizliği daha da derinleştiren uygulamalara karşı çocuklarımızın eşit, laik, parasız, bilimsel eğitim hakkına sahip çıkacağımızı bir kez daha ifade etmek isteriz.
MEB LGS sürecindeki iddialara, sınava dair kaygılara ortadan kaldıracak açıklamaları bir an önce yapmalı ve soruşturma sürecini biz veliler, çocuklarımız ve tüm kamuoyuna açıklamalıdır.”
