Antalya Genç İşinsanları Derneği (ANTGİAD) üyeleri ile bir araya gelen Ekonomi Yazarı Murat Muratoğlu, “Dünya ve Türkiye Ekonomisinin Geleceği” konulu bir konuşma yaptı. Dünya ekonomisine dair küresel trendler ve beklentileri anlatıp, Türkiye ekonomisine dair güncel analizler yapan Muratoğlu, ilginç tespitlerde bulundu.
32 ŞİRKETİNİ BATIRDI, DÜNYAYA YÖN VERİYOR
Şu anda Dünya ekonomisine ABD Başkanı Donald Trump’ın yön verdiğini belirten Muratoğlu, Trump’ın geçmişte kendisine ait 32 ayrı şirketi batırdığına dikkat çekti. ABD Başkanının, 5 tane casino, alkol markası, buzdolabı firması, sağlık şirketi gibi 32 şirketi de batırmasına rağmen şu anda Dünya ekonomisine yön verdiğini belirten Muratoğlu, iş hayatında bu kadar başarısız olan birisinin, aslen şovmen ve sunucu olduğu için şov yaparak gündem belirlediğini ifade etti.
ABD EKONOMİSİNİ NAVARRO YÖNETİYOR
Trump’ın Danışmanı Peter Navarro’nun daha önce yazdığı bir kitapta yer alan her şeyin uygulandığını belirten Murat Muratoğlu, “Şu anda ABD ekonomisini aslında Navarro yönetiyor. ABD borsalarının toplam değeri 65, tüm Dünya borsalarının toplam değeri ise 62 trilyon dolar. O nedenle ABD, tüm Dünyayı kontrol ediyor. ABD ve Çin kendi paralarının değer kaybetmesi için çalışıyor. Dünya’da parasına değer kazandırmaya çalışan tek ülke Türkiye” şeklinde konuştu.
YURTDIŞINDAN GETİRİLEN PARALAR FAİZE YATIRILIYOR
Türkiye’de özel sektörün yurtdışı finans kaynaklarına yüzde 6-7 faiz ile borçlandığını belirten Murat Muratoğlu, “Yurtdışından getirilen paralar, Türkiye’de bozdurup bankaya faize yatırılıyor. Böylece Merkez Bankası rezervi sürekli artıyor. Bu sayede Merkez bankası kur riskini üzerinden attı ve özel şirketlere devretmiş oldu” ifadelerini kullandı.
AYŞE BARIN BORSAYI YÜZDE 1.5 ARTIRDI!
Günümüzde Türkiye ekonomisinin, son dakika haberleri ile şekillendiğine işaret eden Muratoğlu, “1 Eylül tarihinde son derece stabil giden borsa, Ayşe Barın’ın serbest bırakılması ile günü yüzde 1.5 artı ile bitirdi. 6 ay önce Ayşe Barın’ı kimse tanımıyordu ancak bu kişinin haberi bile ekonomide belirleyici olabiliyor” şeklinde konuştu.
VATANDAŞ ARTIK FAİZİ YETERLİ BULMUYOR
Türk halkının parasını yatırım fonlarına yatırmaya başladığını belirten Muratoğlu, şunları söyledi: “Yatırım fonları bize, insanların artık belli bir faizin altına razı olmadığını gösteriyor. Çünkü son günlerde birçok kişi parasını faizden çıkarıp döviz fonuna yatırdı. Bankalar Birliği verilerine göre, bankalarda yatan paranın yüzde 43’ü altın iken doların payı yüzde 33, Euro ise yüzde 23.7. Bankalarda yatan paranın dolar değil de altın olması çok önemli. İnsanlar son günlerde bu nedenle iyi para kazandı”.
TÜRK HALKININ TASARRUF TERCİHLERİ
Merkez Bankası verilerine göre Türk halkının parasını gayrimenkulde tuttuğunu belirten Muratoğlu, “Türk halkının 1,5 Trilyon doları var. Bunun 700 Milyar doları gayrimenkulde. Yatırımlar gayrimenkulde, paralar altında. Yani Türk halkı sisteme değil gayrimenkule ve altına güveniyor. Bir bankanın yaptığı ankete göre; Türkiye’de tasarruf tercihlerinde 1 numara yastık altı altın. Bunun oranı da yüzde 35. Bu gayri resmi rakam ve gerçek rakam tam olarak bilinmiyor. Tasarruf için ikinci tercih evde saklanan para. Türkiye bu yüzden hiçbir zaman tam anlamıyla krize girmeyecek, gelişmiş bir ekonomi de olmayacak. Bankada yatan TL parası sadece yüzde 21. Borsa yüzde 19” şeklinde konuştu.
DEV PROJE YOK, VERGİ ÇOK, BÜTÇE YİNE AÇIK
Dünyada enflasyonu düşüremeyen iki ülkenin kaldığını belirten Muratoğlu, şu değerlendirmede bulundu: “Bu ülkeler Türkiye ve Arjantin. Türkiye’de son 1 yılda büyük projeler hayata geçmiyor. Ancak daha önce öyle harcamalar yapıldı ki; ödemeleri 2048’e kadar devam edecek dev projeler var. Bütçede o kadar sabit gider kalemleri var ki, hiç harcama yapmasanız bile artan vergilere rağmen bütçe açığı kapanmıyor. Yapay zeka ve e devletten tüm işlemler yapılırken, 5.5 milyon devlet memuru ne iş yapıyor? Alınan borçların faizleri varken, faizler ana parayı geçti. Bu nedenle bütçe açığı bir türlü bitmiyor”.
KARBON SALINIMI VE YAPAY ZEKA
Dünya ekonomisini bekleyen iki önemli riskin olduğunu belirten Muratoğlu, “1 Ocak 2026’dan itibaren Karbon salınımı devreye girecek. Türkiye her ihracatta ya karbon salınımı vergisi ödeyecek ya da ciddi anlamda pazar kaybedecek. Bir diğer risk; yapay zeka. ABD’de 3 eyalette şoförsüz taksiler dolaşıyor. Yapay zeka Dünyayı öyle değiştirecek ki, birçok meslek bir anda yok olacak. Doktorlar artık teşhis koyup ameliyat yapmayacak. Yapay zeka çok daha kolay teşhisler koyabilecek. Taksi şoförüne gerek kalmayacak. Fabrikalarda insansız üretime geçilecek. Araba şirketleri araba üretemeyecek”.
TÜRKİYE İLE AVRUPA ARASINDAKİ ANLAYIŞ FARK
Türkiye ile Avrupa ülkeleri arasındaki farkı, kuru üzüm ihracatı üzerinden açıklayan Murat Muratoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı: “Türkiye’nin 3 katı üzüm üreten Fransa ile 2 katı üzün üreten İtalya, Türkiye’den üzüm alıyor. Türkiye üzümden pekmez ve pestil yapıyor. 3 dolara üzüm sattığı İtalya ve Fransa, bu üzümlerden şarap yapıp 120 dolara satıyor. İtalya ve Fransa bu nedenle Türkiye’den daha zengin. Bir Türk vatandaşı bu ülkelere gittiği zaman Türkiye’den daha ucuza yemek yiyebiliyor”.