Türkiye’de son dönemde derinleşen ekonomik kriz, özellikle 2025 yılının son aylarında vatandaşları ciddi şekilde etkilemeye başladı. Artan yaşam maliyetleri karşısında birçok hanede tencereler kaynamaz hale gelirken, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ülkede neredeyse ekonomik bir sorun görünmüyor.
Bu çelişkiye dikkat çeken Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Akdeniz Bölge Genel-İş Antalya Şube Başkanı Vedat Küçük, resmi enflasyon rakamları ile sahadaki ekonomik gerçekler arasındaki uçuruma vurgu yaptı. Küçük, “Halkın gerçeği pazar yerinde, hükümetin gerçeği istatistiklerde” diyerek, emekçilerin insanca yaşam hakkı için mücadele çağrısında bulundu.
Küçük, özellikle asgari ücretin yalnızca açıklık sınırını değil, insana yakışır bir yaşam standardını karşılaması gerektiğini belirtti. Artan yaşam maliyetlerinin emekçileri derin bir çıkmaza sürüklediğini ifade eden Küçük, vergi adaletsizliğine de dikkat çekerek, gelir dağılımında eşitlik sağlanması için vergi indirimi çağrısında bulundu.
"HALKIN GERÇEĞİ PAZAR YERİ, HÜKÜMETİN GERÇEĞİ İSTATİSTİK"
Resmi enflasyon rakamları ile sahadaki gerçek hayat pahalılığı arasındaki uçuruma dikkat çekerek, bu durumun emekçilerin alım gücünü yok ettiğini belirten Küçük, "hükümetin açıkladığı istatistikler ile halkın yaşadığı gerçekler birbirini tutmuyor. Emekçinin gerçeği, boş kalan tenceredir, ay sonunu getirememenin stresidir, çocuğuna alamadığı bir pantolondur. Pazar yerine giden asgari ücretli, maaşının pul olduğunu anlıyor. Emekçiler artık sadece geçinmekten değil, insanca yaşamaktan çoktan vazgeçti" diye konuştu.
"VERGİ ADALETİ VE İNSAN ODAKLI POLİTİKA ŞART"
Küçük, sorunun sadece yapılan zamlarla çözülemeyeceğini, köklü ekonomik düzenlemelerin şart olduğunu ifade etti. Küçük, özellikle asgari ücretten vergi kesintisinin kaldırılması gerektiğini ifade ederek, "En azından yoksulluk sınırına kadar olan gelirlerden vergi alınmamalıdır. Bu, doğrudan emekçinin cebine nefes aldıracak bir adımdır” diye konuştu.
Yoksulluk sınırı üzerinden zam mekanizması: asgari ücretin, enflasyon beklentilerine göre değil, yoksulluk sınırı baz alınarak ve üç ayda bir güncellenerek belirlenmesi gerektiğini savunan Küçük, “Temel tüketim maddelerinde KDV indirimi: gıda, kira ve enerji gibi temel harcamalarda vergi yükünün düşürülmesi. Emekçinin örgütlenme hakkının güçlendirilmesi: işçilerin sendikalı olmasının önündeki engellerin kaldırılması, toplu sözleşme kapsamının genişletilmesi” talebinde bulundu.
Küçük, son olarak tüm emekçilere çağrıda bulunarak, "Geçinmek bir lüks değil, haktır. Tüm işçi ve emekçileri, insanca yaşama hakkımızı savunmak için mücadeleye, DİSK çatısı altında birleşmeye davet ediyorum," diyerek sözlerini tamamladı.
