Antalya’da Cumhuriyet Meydanı’nda saat 21.00’da başlayan anma töreninde vatandaşlar 15 Temmuz şehitlerini hep birlikte anmak meydanlara adeta akın etti. Türk Silahlı Kuvvetleri Bandosu esliğinde başlayan programda saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından, Kur'an-ı Kerim okunarak şehitler için dua edildi. Programa Antalya Valisi Hulusi Şahin, AKP Antalya İl Başkanı Ali Çetin, AKP Milletvekili Mustafa Köse, Türk silahlı Kuvvetleri kara deniz hava, AKP MYKY Üyesi Menderes Türel, AKP İl Milletvekili İbrahim Ethem Taş, İl Müdürlükleri,Akdeniz Üniversitesi (AKDÜ) Özlenen Özkan ve birçok Antalyalı vatandaş katılım sağladı. Öte yandan programa katılan bir vatandaş Antalya Valisi Hulusi Şahin’e Kur’an-ı Kerim hediye etti.
“BU VATAN TOPRAKLARI ÇÜNKÜ KOLAY KAZANILMADI”
Şehit Muhammet Oğuz Kılınç’ın babası Zeki Kılınç şu sözlere yer verdi:
“Ben bugün dernek başkanı olarak değil 15 Temmuz'da 253 vatan evladından bir tanesinin babası olan Muhammed Oğuz Kılınç'ın babası olarak konuşmak istiyorum. Ne mutlu bana ki bugün sizlerin karşısında ayağımı bu vatan topraklarına zeminine sağlam bir şekilde basıyorum onurlu ve gururlu bir şehit babası olarak. Bu vatan toprakları çünkü kolay kazanılmadı.
“BABALAR GÜNÜ HEDİYESİYDİ BENİM OĞLUM”
Bugün 253 vatan evladı... Onları biz ne için yetiştirmiştik? Muhammed Oğuz Kılınç’ı ben ne için yetiştirmiştim? Daha o doğmadan annesiyle birlikte açmış olduğum duam şuydu, sizinle paylaşıyorum. Allah'ım bize bir sağlıklı bir evlat ver. Erkek olsun. İsmini Muhammed Oğuz koyacağız. Senin yolunda, peygamberimiz yolunda yetiştireceğiz dedik. ve Allah'ın o sesimizi duymuş ki tabii ki duymuştur. Bize bin dokuz yüz doksan yılının on yedi Haziran babalar gününde şereflendirip Muhammed Oğuz'u gönderdi emanet olarak. Bir babalar gününde. Babalar günü hediyesiydi benim oğlum.”
ÖZKAN: “KARARLILIĞIN, BİRLİK VE BERABERLİĞİN DESTANI YAZILDI”
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Özlenen Özkan ise şu sözlere yer verdi:
“15 Temmuz 2016 gecesi bu millet, sadece bir darbe girişimini değil; aynı zamanda kendi iradesine, istiklaline ve istikbaline yönelen bir saldırıyı püskürttü. Tanklara karşı yürüyenler, uçakların gölgesinde korkusuzca direnenler, sadece cesaretin değil; aynı zamanda şuurun, kararlılığın, birlik ve beraberliğin destanını yazdı.
“DARBELER DÖNEMİNİN KAPANDIĞINI TÜM DÜNYAYA İLAN ETMİŞTİR.”
Her biri isimsiz bir kahramana dönüşen vatandaşlarımız; kadın, erkek, genç, yaşlı demeden meydanları doldurmuş, bu toprakların ilelebet hür ve bağımsız kalacağını dosta düşmana göstermiştir. Türk milleti o gece, seneler boyu bünyesine yerleşen bu illeti söküp atmış, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ortaya koyduğu bu eşsiz direnişle, paralellerin karşısında dimdik durarak demokrasimiz için darbeler döneminin kapandığını tüm dünyaya ilan etmiştir.
“MESELE SADECE FİZİKİ BİR İŞGAL DEĞİLDİ”
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tarihi değiştiren o çağrısı ile milletimiz bir asır önce Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da hangi kararlılıkla düşmana direndiyse, 15 Temmuz’da da aynı kararlılıkla kendi içindeki ihanete karşı durdu. O gece, sadece kahramanlık değil; aynı zamanda bir zihniyet mücadelesiydi. Çünkü mesele sadece fiziki bir işgal değildi, mesele zihinlerin, kurumların ve inançların işgal edilmesine karşı verilen bir direnişti. Ve o direniş bize çok önemli bir gerçeği yeniden hatırlattı: Eğer bir sistemin kendi beyni, kendi iradesi yoksa; dışa bağımlı olmaktan kurtulamaz.
“ANTALYAMIZ DA BU DESTANDA İKİ YİĞİDİNİ ŞEHİT VERDİ”
Antalyamız da bu destanda iki yiğidini, Muhammet Oğuz Kılınç ve Yasin Naci Ağıroğlu’nu şehit verdi. Biz, bu iki kahramanımızın adını kampüsümüzdeki ana caddelere vererek yaşatıyor; aziz hatıralarını her adımda saygıyla selamlıyoruz. Bu akşam aramızda bulunan kıymetli ailelerine bir kez daha sabır, metanet ve şükran dileklerimizi iletiyor; onların bize emaneti olan bu vatanı, aynı inanç ve kararlılıkla koruyacağımıza söz veriyoruz.”
“MİLYONLAR SABAHA KADAR NÖBET TUTTU”
AKP Milletvekili İbrahim Ethem Taş ise şu ifadeleri kullandı:
“Bugün burada, büyük bir iman ve iradenin yönünde, 15 Temmuz’un yıldönümünde beraberiz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, o gece tarihe bir çağrı yaptı: “Milletime çağrıda bulunuyorum, meydanlara çıkın!” dedi. Ve o gece milyonlar, gözlerini kırpmadan sokaklara döküldü. Kadını, erkeği, genci, yaşlısı meydanlara aktı; sabaha kadar nöbet tuttu, günlerce meydanlarda vatanını, namusunu, bayrağını bekledi. Demokrasiye, iradesine, geleceğine milletimiz sahip çıktı. O gece milletimiz dimdik durdu. Tanklara, uçaklara, namlulara asla boyun eğmedi. Devletine, bayrağına, ezanına sahip çıktı.
“15 TEMMUZ DEVLETİMİZİN GÜÇLENMESİ YOLUNDA ÖNEMLİ BİR DÖNÜM NOKTASI OLMUŞTUR”
15 Temmuz bize ne öğretti? Bu topraklarda hesabı millet yapar, bu ülkede son sözü millet söyler. Bu millet asla ve asla esarete boyun eğmez. 15 Temmuz, aynı zamanda millî birlik ve beraberliğimizin önemini bizlere bir kez daha hatırlatmıştır. 15 Temmuz, demokrasimizin ve hukuk devletimizin güçlenmesi yolunda önemli bir dönüm noktası olmuştur.
“TÜRKİYE YÜZYILI VİZYONU BAŞLIYOR”
Şimdi ise Türkiye Yüzyılı vizyonu başlıyor. Daha güçlü bir Türkiye için yola devam ediyoruz. Hep birlikte, daha güçlü, güzel yarınlara… Birlik, beraberliğimiz, kardeşliğimiz daim olsun. Allah, bir daha 15 Temmuz gibi ihanet gecelerini bu millete yaşatmasın.”
“ANTALYALILAR ‘DARBEYE DUR’ DİYORDU”
AKP Milletvekili Mustafa Köse ise programda şu sözlere yer verdi:
“9 yıl önce, darbenin yaşandığı saatlerde Antalyalılarla beraber bu meydanda, tam buradaydık. Darbe haberini aldığımızda, Çallı Kavşağı’nda, il başkanlığımızdan sonra toplandık. Çallı Kavşağı’ndan Cumhuriyet Meydanı’na doğru yürümeye başladık. O yürüyüşümüzde 10 binlere ulaştık. Antalyalılar “Darbeye dur!” diyordu. Antalyalılar “İrademe sahip çıkıyorum!” diyordu. Antalyalılar emperyalistlere, Siyonistlere “Ben buradayım!” diyordu.
“DÜNYADA SADECE BİR KİŞİNİN SESİNİ DUYMAYA MUHTAÇTIK”
Sabah güneş doğana kadar bu meydanda, burada, on binlerle sloganlar attık, içimizden gelenleri söyledik. Ama eminim, o 10 bin kişi burada slogan atarken hepsinin aklına giren tek bir şey vardı: Biz o anda hiçbirimiz ne işimizin, ne anamızın, ne babamızın, ne çocuklarımızın sesini duymak istemedik. Biz o anda, dünyada sadece bir kişinin sesini duymaya muhtaçtık. O kişi, dünya lideri Recep Tayyip Erdoğan’dı.
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ, DARBEYE KARŞI DARBE YAPAN İLK MİLLET OLDU”
Daha sonra o beklenen görüntü ve ses duyuldu: “Milletimi şehirlerin meydanlarına davet ediyorum.” Ve o çağrı öyle bir karşılık buldu ki, 10 binler 100 binler oldu, 100 binler milyonlar oldu. Ve dünya tarihinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, darbeye karşı darbe yapan ilk millet oldu.”
“KİNİMİZİ, NEFRETİMİZİ UNUTMAMIZ İÇİN ÇOK KISA”
Antalya Valisi Hulusi Şahin konuşmasında şu sözlere yer verdi:
“Kinimizi, nefretimizi unutmamız için çok kısa ki… Ne 9 yıl, ne 90 yıl, ne 900 yıl bize bu ihaneti unutturamaz. Ama başımıza gelenleri de değerlendirmek için yeterli bir süre. Ben de size iki isimden bahsedeceğim yakın tarihimizden. Bir tanesi Hasan Tahsin, hepiniz bilirsiniz. Otuz bir yaşında, 15 Mayıs'ta, Yunan askerinin İzmir'e çıkacağı biliniyor. İki büyük alayla çıkıyorlar. Çevrede İzmirli Rumlar, Yunan bayraklarıyla ve çiçeklerle Yunan askerini karşılıyorlar. O sırada kalabalığın içinden bir genç çıkıyor: “Olmaz, olamaz. Böyle elini kolunu sallayarak bunlar buradan geçemezler,” diyor. Belindeki revolveri çıkarıyor ve en öndeki iki Yunan askerini orada yere seriyor. İşte Hasan Tahsin bu. asan Tahsin’e, aynı Ömer Halisdemir’e yaptıkları gibi, ona 30 kurşun sıkmışlardı.
“BİR KERE DAHA YAŞAMAK İSTEMİYORUZ”
Selanik’i tek bir kurşun sıkmadan teslim eden hain Hasan Tahsin Paşa’nın hikayesini anlatacağım size. Eğer sadece kahramanlara odaklanırsak, bu topraklarda hainler de yetişiyor. O hainler, suret-i haktan gelerek, aynı 15 Temmuz’daki gibi yine bizi bir büyük karanlığa, bir büyük felakete ve bir büyük uçurumun eşiğine getirebilir. Ondan sonra yine 253 kahramanı feda ederek biz uçurumun eşiğinden kendimizi kurtarırız. Bunu bir kere daha yaşamak istemiyoruz. Bir daha böyle bir felaketi Allah bize göstermesin.
VALİ ŞAHİN’DEN FETÖ MENSUPLARINA ÇAĞRI
Sayın milletvekilimiz söyledi: Bunun için bu ihanet şebekelerinin nasıl çalıştığını çok iyi anlamalıyız ve bir daha bu duruma düşmemeliyiz. Fethullahçı Terör Örgütü’nün mensuplarına huzurlarınızda seslenmek istiyorum: Hasan Tahsin Paşa’nın oğlunun ismi Kenan’dı. Ama torunlarının ismi neydi biliyor musunuz? Torunlarının birinin ismi Romanoz, birinin ismi Seriyoz. Yani uşaklık ettiği o milletlerin içerisinde eridiler; dinlerini de kaybettiler, dillerini de kaybettiler. Yok olup gittiler. Bakın, eğer Fethullahçı Terör Örgütü mensupları... Sizler bir büyük ihaneti yaptınız bu millete ama bu kirli ihanetin sonucunu, cezasını sadece siz çekmeyeceksiniz. Türk adaletine sığının. Çocuklarınızı hiç olmazsa kurtarın.
“TÜRK MİLLETİ, BÖYLE LİDERLERLE BUGÜNE KADAR BAŞARILI OLDU”
Liderimiz, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde bunlar oldu. Çünkü lidersiz bir ordunun başarılı olması mümkün değil. Türk milleti, böyle liderlerle bugüne kadar başarılı oldu. Bundan sonra da öyle olacak.”
