Geçtiğimiz günlerde 23 yaşında Dilruba Elif Çetin, erkek arkadaşı B.İ. tarafından defalarca bıçaklanarak öldürülmüştü. Yaşanan olay sonrası aranan teyze Nuriye Akyol ve eşi Muzaffer Akyol Balıkesir’in Erdek ilçesine cenazeyi almak için gittiler. Cenazesi Antalya’ya getirilen Dilruba Elif Çetin için defin işlemleri gerçekleştirildi. Erkek arkadaşı tarafından katledilen Dilruba, arkasında acılı bir aile bıraktı. Öldürülen Dilruba’nın teyzesi Nuriye Akyol ve eşi Muzaffer Akyol cinayete kurban giden yeğenleri için adalet arayışına girdi. Teyze Nuriye Akyol gerçekleşen bu cinayetin arkasında sırlar olduğunu iddia etti. Ortaya atılan iddialar akıllarda soru işareti bıraktı. Acılı aile, yakın zamanda savcılığa suç duyurusunda bulunacaklarını ve maddi durumları olmadığı için süreci takip eden avukata ihtiyaç duyduklarını belirtti.
SÜRECİ TAKİP EDECEK AVUKATA İHTİYAÇ VAR
Dilruba için adalet çağrısı yapan teyze Nuriye Akyol ve eşi Muzaffer Akyol süreci takip edecekleri bir avukata ihtiyaç olduğunu belirtiği konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“22 Mayıs Perşembe günü cinayet işleniyor. Bize 23 Mayıs Cuma sabah haber verildi. Duyar duymaz hemen Balıkesir’e gittik. Dilruba’nın annesi beş sene önce bizim evimizde vefat etti. Daha önceden Adana’da yaşıyorlardı. Ablamın beraber yaşadığı adam A. O’nun işi nedeniyle Bandırma’ya taşındılar. Ablam orada hastalınca ve bakacak kimsesi olmayınca yanıma getirdim ve burada vefat etti. Dilruba, annesi öldükten sonra üvey babası aslında üvey babası değil ablamın beraber yaşadığı A. O. ile beraber Bandırma’ya döndüler. Resmi olarak bir evlilik olmadığı için Dilruba’nın onun yanında kalması doğru değildi. Bende yanımda kalmak istemeyeceğini bildiğim için şikayet ettim. Kayıtlarda mutlaka benim şikayetim vardır. Dilruba, annesi öldüğünde 16 yaşında ve reşit değildi. Şikayet etmeme rağmen hiçbir şekilde Dilruba A. O.’nun yanından alınmadı. Ablam bununla bir hayat yaşamış olabilir ama reşit olmadığı için onun yanında kalmasını istemedim. Daha çocuktu ve alkol aldırıyordu. Bunların çoğunu dün yaptığım röportajda söyledim ama hiçbirini yayınlamamışlar. Hesabına gelen yeri almışlar, kırpmışlar, koymuşlar. Ben ne yapacağım öyle haber yaptıktan sonra? Ben senin hesabına göre mi röportaj veriyorum? Bizim ciğerimiz yanmış. Ben istiyorum ki benim elimde bir kanıt olmasa bile bir iddiam varsa o iddianın üzerine gidilsin.
“CENAZENİN ALINMASI GEREK DENİLİNCE SERSEMLEDİK”
Bu cinayet işleniyor ama bizim haberimiz yok. Cuma günü sabah polis tarafından karakoldan aranıldık, öyle öğrendik. Hiç unutmuyorum dokuzu çeyrek geçe aranıldık. Dilruba ile ilgili dediklerinde biz ufak bir karakolluk olay sandık ama Dilruba’yı kaybettik denildi. Biz olay olduktan çok sonra öğrendik. Cenazenin alınması gerek denilince sersemledik. Hep beraber Balıkesir’e gittik. Olayın nasıl yaşandığını, nasıl olduğu hakkında bir bilgimiz yok. Bizde internete bakıp olayı kavramaya başladık. Gerçek mi yalan mı bilmiyoruz. Burak İnci bıçaklamış ve öldürmüş. Sadece bunu biliyoruz. Adli tıpta işlemleri hallettikten sonra ölüm belgesini aldık. Akşam verileceği için Erdek’e karakola gidip bilgi alalım dedik. Olay nasıl gerçekleşmiş öğrenelim dedik. Savcı ile görüşelim dedik ama pazartesi gelin dediler. On dakikalık yol değil ki gidip gelelim. Biz Erdek’ten bilgisiz bir şekilde ayrıldık.
“KİM OLDUĞUNU BİLMİYORUZ AMA OLAYIN İÇİNDE ÜÇÜNCÜ BİR KİŞİ VAR”
Biz internette gördük B.İ. eniştesinin arabasının içinde yakalanmış. Olay yaşandığında balkondan atlamış. Eniştesini aramış. Bu eniştesi oraya hemen ışınlandı mı? Kim olduğunu bilmiyoruz ama olayın içinde üçüncü bir kişi var. Mesela zaten oradan patladı. Önce kendisinin 112’yi aradığı söylendi. Atladıktan sonra da ayağı kırıldı denildi.
Bu adamlar herhalde orada nüfuslu. Çünkü bizim kızımız gariban, arkasında kimse yok. Kimsenin olmadığını onlar da biliyor. Onlar hepsi biliyor. Babalığı olacak A. O. orada ifade veriyor. Benim numaram bu adamda var. Bir şey olduğunda arıyordu. Ben buradan Balıkesir’e giderken 4 ya da 5 kez aradım açmadı kendisi döndü. Neden bana haber vermedin dedim. Ben polisten mi haber alacaktım dedim. Olay nedir biliyor musun? Orada gariban olduğunu biliyor herkes, piyasaya çıkacağımızı bilmiyordu kimse. Aslında bizim çok iddiamız var. Ama elimizde kanıt yok. Biz buradan şikayet edeceğiz. Savcılık bizi çağırsın ifade verelim.
“BİZİM O CEP TELEFONUNA SAHİP ÇIKMAMIZ LAZIM”
Benim avukat tutacak gücüm yok. Biz gönüllü bir avukat istiyoruz. Bir avukat benim yanımda olursa ben ona Elif ile aramda geçen konuşmaları detaylı olarak anlatırım. Düşmanım dahi olsa o şekilde öldürülmeyi hak etmiyor. Bizim iddialarımız var. O iddialar kanıtlanabilir. Ben biliyorum mesela onun telefonda olduğunu biliyorum. Çünkü bana söyledi. Telefon ciriminale gitmiş. Bana yardımcı olması için iyi bir avukatın benim yanımda olması lazım. Biz üçüncü bir kişinin olduğunu düşünüyoruz. Bu olayı o taraf kapatmaya çalışıyor. Bizde gündem de tutmaya uğraşıyoruz. O telefonun içerisinde çok şey var. Bana bunu Elif söyledi. Bizim o cep telefonuna sahip çıkmamız lazım. Bizim istediğimiz adalet, herkesin cezalandırılmasıdır.”