Antalya’da sokak röportajında “Vatandaş sana Apo’yu çıkar diye oy atmadı!” diyen Adem Karakoç, iktidarı eşleştirmesi nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlaması kapsamında tutuklanarak Antalya Döşemealtı L Tipi Cezaevi’ne gönderilmişti. Sokak röportajındaki ifadeleri sebebiyle tutuklanan yurttaş hakkında Antalya Barosu’ndan açıklama geldi. Baro tarafından yapılan açıklamada, Türkiye Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne atıfta bulunarak, düşünce ve ifade özgürlüğünün çoğulcu demokrasinin temel unsur olduğu vurgulandı.

Açıklamada, Anayasa Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Yargıtay’ın siyasetçilere yönelik eleştirilerin daha geniş bir hoşgörü alanına sahip olması gerektiği ifade edildi.

“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KISITLANIYOR”

Antalya Barosu tarafından yapılan açıklamada, Türkiye’de ifade özgürlüğünün kısıtlandığı belirtildi. Açıklamada şu sözlere yer verildi:

“Antalya’da Adem Karakoç isimli bir yurttaşın sokak röportajı sırasında eleştirel sözleri nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla gözaltına alınması ve sonrasında tutuklanarak cezaevine gönderilmesi; Türkiye’de ifade özgürlüğü alanındaki kısıtlamaların ne ölçüde yaygınlaştığını göstermektedir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 26 ve 28'inci maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10'uncu maddesinde güvence altına alınan düşünce ve ifade özgürlüğünün yurttaşlar tarafından etkin kullanılması, çoğulcu demokrasilerin ana unsurunu meydana getirmektedir.”

Antalya Barosu-6

“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜN HAK ALANI ÇERÇEVESİNDE YER ALMAKTA”

Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de devlet organlarına ve siyasetçilere yönelik eleştirilerin “Kabul edilebilir sınırlarının özel bireylere nazaran çok daha geniş” olduğunun altını birçok kararında çizildiği ifade edilen açıklamada, “Yine Yargıtay emsal içtihatlarında da siyasetçilerin görev icabı kamu denetimine açık oldukları için daha sert eleştirilere katlanmak zorunda bulundukları vurgulanmıştır. Bu anlamda eleştiri kapsamında kalan sert ifadeler dahi ifade özgürlüğünün hak alanı çerçevesinde yer almakta” denildi.

“HUKUKA AYKIRIDIR”

İfade özgürlüğü kapsamında kalan açıklamalar nedeniyle yapılan gözaltların hukuka aykırı olduğu ifade edilerek, “İfade özgürlüğü kapsamında kalan açıklamaların; CMK 100'üncü madde kapsamında kaçma ve delil karartma şüphesi bulunmadığı, aynı zamanda tutuklama tedbiri yönünden katalog suçlardan da sayılmadığı bu gibi durumlarda, tutuklama şeklinde uygulanan koruma tedbiri, ölçülü olmadığı gibi açıkça hukuka aykırıdır. Kentimizde yaşanan bu ihlali titizlikle takip edeceğimizi; hukukun üstünlüğü ilkesinden hareketle sadece ifade özgürlüğü kapsamındaki sözleri nedeniyle hiç kimsenin özgürlüğünden mahrum bırakılmaması gerektiğini belirtir; haksız ve keyfi tutuklamalara karşı yurttaşlarımızın yanındayız” sözlerine yer verildi.

Muhabir: ABDULREZZAK KILIÇ