Yazın gelmesi ile Antalya’nın tüm ilçelerinde sahiller ve halk plajları dolup taşmaya başladı. Bununla beraberin boğulma vakalarının da yaşanma ihtimali ortaya çıktı. Özellikle Rip akıntılar, Antalya’da çok sık görülmese de görülme ihtimali denize giren kişiler için bir tehdit unsuru olabiliyor. Fark edilmeyen rip akıntısı, genelde sığ sularda ve kıyıya yakın yerlerde oluşuyor ve insanları açığa çekiyor. Bu durumu yaşayan kişiler panik yaparsa ve ne yapacağı hakkında bilgi sahibi değilse boğulma riski ile karşı karşıya kalıyor. Bu tarz durumlarda ne yapılmasını gerektiğini bilmek boğulma ölüm riskini en aza indiriyor.
RİP AKINTI ANTALYA KIYILARINDA NE SIKLIKLA GÖRÜLÜR?
Antalya Sualtı Derneği Başkanı Semih Başaran, rip akıntının Antalya kıyılarında sık olmasa da belli noktalarında mutlaka görülme ihtimali olduğunu belirterek, şu ifadelere yer verdi:
“Çok sık rastlanılan bir akıntı tipi değildir. Antalya'da rip akıntıları Konyaaltı taraflarında görülme ihtimali var. Açıkçası çok sık görülebilen akıntılar değil diye biliyorum. Antalya kıyılarında sualtı akıntıları var. Ama bu rip akıntısı gibi özel, spesifik bir şey değil. Bu rip akıntısı sığ suda daha çok görülüyor. Sığ suyun kıyıya yakın yerlerde gözüküyor. Ve çekme ihtimali oluyor. Antalya'nın çok uzun bir sahili var. Bu bekli noktalarda oluyordur mutlaka. Yani iki akıntı arasında dalgaların ortasında boş bir alan gibi oluyor. Fakat bu akıntı insanları açığa doğru çekiyor.
YÜZÜCÜLERİ BEKLEYEN TEHLİKE
Tabii akıntı açığa doğru çektiği için panikleyebiliyor. Bir de bu akıntılar aslında Karadeniz tarafında çok görülür baktığınızda. Şimdi Antalya merkezde daha çok çakıllık ve kayalık bir dip yapısına sahip olduğu için daha az görülme ihtimali var. Sığ sulardan akıntı, yani yüzmek için giren birisinin açığa doğru çekmesi sonucu işte korku ve panik çırpınmaya başlıyor, kıyıya dönmeye çabalıyor. Tabii bu efor sonucunda yorgun düşüyor ve su üzerine tutunamamalarından dolayı genelde boğulma vakaları görülebiliyor.”
RİP AKINTIDAN KURTULMAK İÇİN NE YAPILMALI?
Başaran, rip akıntısına kapılanların sakin kalıp, sahile paralel yüzerek akıntının etkisinden çıkmaları gerektiğini vurguladığı konuşmasında, “Yani böyle bir durumda en başta sakin olunmalı, panik yapılmamalı. Yani şimdi akıntı bir doğa olayı ona karşı efor sarf etmek yeterli olmayacaktır. Bu tarz akıntıda insanlar genelde sahile doğru yüzmeye çalışır. Akıntıda sahilden açığa doğru olduğu için sahile ulaşmaya çalışmaları yanlış olur. Daha çok sahile paralel akıntın daha az olduğu yani bir müddet sonra o akıntı kanal gibi olduğunda akıntının etkisinden çıkacaktır. Akıntının olmadığı bölgeye paralel olarak yüzmeye çalışmak daha mantıklı olur” ifadelerine yer verdi.
