Geride bıraktığımız 19 Mart’ta İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınması ve ardından tutuklanmasıyla siyasi arenada hareketlilik yaşanmıştı. CHP Genel Merkezi İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla birlikte günler süren mitingler düzenlemişti. İstanbul Maltepe'de başlayan mitingler her ilde sürerken CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in yeni adresi Antalya oldu. Mitinge CHP Antalya İl teşkilatı, Antalya il Milletvekili Cavit Arı, Aykut Kaya, Sururi Çorabatır, Aliye Coşar, Mustafa Erdem, CHP ilçe teşkilatları ve pek çok Antalyalı vatandaş katıldı.
İMAMOĞLU'NDAN ANTALYA'YA MESAJ
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Antalya halkına şu sözlerle mesaj gönderi;
“Merhaba Atatürk! Kadınlara, gençlere, emeklilere, bu topraklara ve cumhuriyete gönül veren herkese selam olsun
Zaman zaman toplumlar bir eşikten geçer. İşte biz de tam ortasında olduğumuz bir dönemdeyiz. Önümüzde iki seçenek var: Ya adaleti rehber edinerek yeni bir sayfa açacağız ya da mevcut düzenin bizi içine çektiği belirsizlik ve güvensizlik ortamına mahkum olacağız. Mahkum olacak mıyız Hayır!
Biz, Antalya ve çevresindeki tüm bölgelere bütüncül bir kalkınma planıyla bakıyoruz. Bölgesel işsizliği azaltacak, üretimi destekleyecek, teknolojiyi yaygınlaştıracak ve turizmi herkesin faydalanabileceği bir yapıya dönüştürecek bir yol haritasına sahibiz. Kaynakların sadece bir kesime değil, tüm topluma eşit şekilde ulaşmasını sağlayacağız!
SEÇİMDEN İBARET DEĞİL
Bu büyük dönüşüm için ihtiyacımız olan şey, yeni bir yönetim anlayışı ve güçlü bir dayanışma ruhudur Demokrasi, sadece seçimden ibaret değildir; her gün birlikte yaşattığımız ortak bir değer olmalıdır. 19 Mart’tan bu yana meydanlarda demokrasi tarihinin en anlamlı direnişlerinden birini sergiliyorsunuz.
511 bin kişi oy kullandı, demokrasi nöbetlerine katıldı, adalet buluşmalarında bir araya geldi. İşte burada millet olmanın ne demek olduğunu görüyoruz! Bu mücadele yalnızca bugünün değil, geleceğin mücadelesidir. Demokrasi güçlendikçe, bu ülkede hiçbir vatandaş yalnız kalmayacak. Çünkü biliyoruz: Bu ülke, bu halk, bu topraklar daha iyisini hak ediyor!
Kimseyi geride bırakmayacağız. İnatla, cesaretle ve umutla mücadele etmeye devam edeceğiz. "Arkadaşlar, gidip bakın. Toros Dağları'na bakın. Eğer orada tek bir Yörük çadırı görürseniz ve o çadırdan bir duman yükseliyor, bir ocak yanıyorsa, bilin ki umut çok parlaktır. Ama alacakaranlıkta görünmez olur. Ne zaman ki güneşin doğuşu yakındır, işte o zaman kendini gösterir."
AYAĞA KALKMAK İÇİN BURADAYIZ
Başkan İmamoğlu’nun mektubundan sonra konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, iktidara yüklenerek, “Bugün buraya zalimin zulmünden kaçarak size sığınmaya, Antalya'nın vicdanında yeniden doğmaya, kendimizi millete emanet etmeye geldik. Siz bize geldiniz, biz size geldik. Anadolu'nun emekçisine, dertli üreticisine, turizmle sabaha kadar mesai yapan işçisine selam olsun! Bu şehrin bağrında herkes kardeştir. Kafkaslardan gelen de kardeştir, Balkanlardan gelen de kardeştir, Anadolu'dan gelen de kardeştir. İşte biz bu yüzden Antalya'yı "ben" diyenlerin değil, "biz" diyenlerin şehri olarak biliriz. Bugün Antalya'da bireysellik değil, birlik ve beraberlik için, hep birlikte ayağa kalkmak için buradayız.
GİDİN BAKIN
Alın teri çizgilerle dolu bir Yörük, "Silivriye vardığında Ekrem evladıma şunu söyle: "Hiçbir zalim çoban yıldızını söndüremez! Toroslar gibi dik dursun efendim, karosular gibi dik dursun!" müsaadeniz olursa, bu sözleri Antalya Meydanı'ndan Ekrem Başkan’a ulaştırayım. İşte buradan, sizin huzurunuzda bu sözleri Ekrem Başkan’a yolluyoruz. Ve aslında, bu sözlerde Mustafa Kemal’in izleri var. Ne demişti? "Arkadaşlar, gidip bakın. Toros Dağları'na bakın. Eğer orada tek bir Yörük çadırı görürseniz ve o çadırdan bir duman yükseliyor, bir ocak yanıyorsa, bilin ki umut çok parlaktır. Ama alacakaranlıkta görünmez olur. Ne zaman ki güneşin doğuşu yakındır, işte o zaman kendini gösterir." Ekrem Başkan şu an alacakaranlıkta, 74 gün boyunca bir zindanda tutuluyor. Ama biliyoruz ki, her karanlığın bir aydınlığı, her derdin bir ferahlığı, her kötü günün bir güzel sonucu vardır. Ekrem Başkan bizim çabamızdır. Günü geldiğinde öyle bir parlayacak ki zalimlere karşı dimdik duracaktır!
MEYDANLARDAYIZ KORKMUYORUZ
Bu millet, asli haklarına sahip çıkacak! Meydanlardan korkulmaz! Bu meydanı dolduran Bu millet sizin sürgününüze karşı ayakta duracak! Bir sonraki Cumhurbaşkanı seçimine doğru ilerliyoruz. 19 Mart'tan itibaren, yedi gün, yedi gece boyunca Sarıçak’tan başlayarak milyonlarla Antep’e, Aköy’den Samsun’a, Yazıkat’tan Mersin’e, Konya’dan Van’a, İzmir’den Bursa’ya… 9. İl olarak Antalya’dayız. Artık eski siyaset yok! Artık kimsenin kalesi yok! Ne Konya, ne İzmir, ne başka bir yer hiçbir partinin kalesi değildir! Antalya bir öncü, bir dönüm noktasıdır! Siyaseti artık çocuklaştırmak, düşmanlık yaratmak değil; kardeşliği, huzuru ve birliği tesis etmek olmalıdır!
DEMOKARASİ ADINA MÜCADELE
Değerli Antalyalılar, yaşadıklarımızı doğru anlamak lazım. Dünyada İngiltere’de olduğu gibi demokrasi adına mücadele verilir. Ama bu sefer, arkasında askerler değil, postallar değil, halk var! Arkasında milletin desteği olmayan yönetim anlayışı sona erecektir! Ve biz buradan diyoruz ki: Söz milletindir! Sandık bizimdir! Zulmün sonuna, devrin sonuna geldik. Millet kararını verdi: Ekrem İmamoğlu geliyor! Bir devir bitiyor, yeni bir devir başlıyor” dedi.
İHTİLALLE VERİLEN AHTAPOT
"Öyle ihtilalle ahtapotu verirsen, gerçek ahtapotu Antalya'da görürsün. Saraydaki ahtapotun da o elleri yüzünden hesap verecekler" diyen Özel sözlerini şöyle südürdü:
"19 Mart kardeşi maalesef bir katil gibi milletin her şeyini yutuyor. Milleti, yalnızca kendi dediği bir kişinin iknasına kurban ediyor. Sattıkları temiz milyar doları çoktan aştı. Borsa yükseldi, yatırımlar kaçtı. Sadece 2,4 milyar lira yani 86 milyon kişiye bölündüğünde, bu meydandaki herkese gece doğan, kumda oynayan, ölüm döşeğinde olan cebinden bin lira kaybetti. Hepimiz kaybettik! Bu paranın sadece onda biri emeklilere verilseydi, bugün 14 bin 500 lira maaş alan emeklilerimiz 30 bin lira alabilirdi. Bu miktarla yalnızca Antalya'nın değil, Türkiye'deki tüm çiftçilerin borçları ödenir ve hatta üstüne ekstra destek verilebilirdi. Atanamayan bir milyon öğretmenimizin maaşlarını üç yıllık peşin ödeyebilirdik.
Yıl boyunca sosyal yardım alan 4,6 milyon yoksul vatandaşımıza 44 bin lira maaş verebilirdik. 12 milyon işsizimize 15'er bin lira işsizlik maaşı sağlayabilirdik. Şu anda 1,7 milyon öğrenci KYK kredisiyle geçinmeye çalışıyor. Sadece 3 bin lira alıyorlar. Bu öğrencilere 30 bin lira verebilirdik. Ama bu parayı millete vermediler. Bu parayı Evren İmamoğlu'nu hapse atmak için harcadılar. Söz veriyoruz: bu organize kötülüğü bitireceğiz. Evren İmamoğlu'nu da milletin hakkını da bunlardan söke söke alacağız."
EN DERTLİ BAŞKANLARDAN BİRİ ANTALYA'DA
Ekonomiden bahsederken Antalya'nın sorunlarını görmezden gelmenin olamayacağını söyleyen CHP Genel Başkanı özgü Özel, "Türkiye'nin en dertli büyükşehir belediye başkanlarından biri Antalya'da. Geçen yıl Antalya 27 milyon turist ağırladı. 2024'te Türkiye’ye kazandırılan 23 milyar doların büyük kısmı Antalya'dan geldi. Ancak hizmete gelince Antalya'ya yalnızca 2,7 milyon kişiye göre kaynak aktarılıyor. Bu şehir, 27 milyon insanın ödediği vergiyi karşılayamıyor! Almanya’dan Antalya’ya 3 saatte gidiyorsunuz ama Antalya’dan Almanya’ya 3,5 saatte dönüyorsunuz. Alacabey ve Çubuk Bey tünelleri tamamlanmadı. Finike, Demre, Elmalı, Kaş bağlantı yolları hâlâ yetersiz. Gazipaşa Havalimanı yolu yıllardır sürüncemede. Kuzey Çevre Yolu ve Batı Çevre Yolu tamamlanmadı. "Antalya Benim Yolum" projesi için ihale bile yapılmadı" dedi.
ANTALYA'NIN ÇİFTÇİSİ PERİŞAN
Gübre, ilaç, fide, mazot fiyatları kat kat artarken ürün fiyatı üç yıl öncekiyle aynı olduğunu belirten Özel, "Antalya’nın yaş sebze meyve ihracatı artacağına yüzde 7 azaldı. Türkiye’den Rusya’ya domates ihraç edilirken burada maliyet 300 dolar, İran’da 125 dolar. Türk ürünleri 3 kat pahalıya ihraç ediliyor. Peki çiftçiler nasıl rekabet edecek? Ziraat Bankası kredilerinin faizi yüzde 4,5’ten yüzde 25’e çıktı. Yetmedi, şimdi Antalya’daki halleri belediyenin elinden alıp bakanlığa bağlamak istiyorlar. Cumhurbaşkanı adayımıza sesleniyoruz. Bir sonraki Cumhurbaşkanı şimdiki gibi çiftçiye sırtını dönen, gençleri yok sayan biri olmayacak. Bu ülkenin yeni Cumhurbaşkanı, Karabekir’in "Köylü milletin efendisidir!" sözünü hatırlayan biri olacak. Akdeniz Üniversitesi gençleri, Mustafa Kemal’in askerleri olarak seslerini yükseltiyor.
Ancak bu gençlerin yanında yer alması gereken rektör, onları sokakta susturuyor. Bu pırıl pırıl gençlerimize mezuniyet töreni bile yapılmadı. Akdeniz Üniversitesi öğrencileri okudu, çalıştı, mezun oldu ama mezuniyet törenleri ellerinden alındı. Biz onlara unutulmayacak bir mezuniyet töreni yapacağız. Gençlere iyi bir gelecek istiyoruz. Akdeniz Üniversitesi sizinle gurur duyuyor. Şimdi hep birlikte kep fırlatıyoruz. Antalya’nın gençleri burada. Antalya susmayacak. Antalya’nın zincirleri kırılacak" diye konuştu.
