Antalya’nın tarihi Likya Yolu üzerinde yapılmak istenen 4 şeritli duble yol projesine tepkiler çığ gibi büyüyor. Geçtiğimiz aylarda gündemde sıkça yerini alan duble yol projesi tartışmalara neden olmuştu. Söz konusu projeye, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca “ÇED olumlu” kararı verilmişti. Finike, Demre, Kaş ve Kalkan güzergâhında yapılması planlanan duble yol projesi için 19 Haziran 2025 Perşembe günü bilirkişi keşfi yapıldı. Keşfe ise birçok çevre gönüllüsü ve vatandaş katılım sağladı. Proje kapsamında olan birçok noktada birinci derece sit alanları, antik kentler ve tarım arazilerinin tehlike altında olduğu gözler önüne serildi. Görüntüler karşısında dehşete düştüklerini ifade eden Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Murat Akoy, “Bu şartlar altında yani bu kadar özellikli bir coğrafyanın içinden mevcut yollar dururken ve bunların geometrik şartları fiziki şartları iyileştirebilecekken çok daha az maliyetli iyileştirebilecekken bu kadar coğrafyanın şartlarını zorlayarak bu kadar büyük tahribata sebep olacak bir projenin akıl dışı olduğunu bir kez daha keşifte görmüş olduk” dedi.

“DOĞAL GÜZELLİKLER YOK EDİLECEK”

Bilirkişi keşfi hakkında bilgiler veren Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Murat Akoy, proje ile birlikte doğal güzelliklerinde yok olacağını ifade etti. Başkan Akoy, sözlerinde şu ifadelere yer verdi:

“Finike, Demre, Kaş, Kalkan bölünmüş yol projesinin keşfi. 11.30-12.00 gibi başladı. Demre'den çok sayıda vatandaşımız oradaydı. Alanları kamusallaştırılacak vatandaşlarımız, Demre'nin su kooperatifi başkanları, yine STK'lardan gelen arkadaşlarımız oradalardı. Bilirkişi Demre'de başladı. Önce tünelin çıktığı Beymelek birinci derece doğal sit alanlarının içinden başladık. Oradaki örtü altı seyircilik yapılan alanları keşif heyetine gösterdik. Arkasından İsyus Kalesi'ne çıktık. Bu alanlar hep yolun etrafındaki etkileşim alanındaki alanlar bunlar. Hemen arkasından köşk yerlerde tüm örtü altı seracılığın yapılmasını sağlayan yer altı su kaynaklarının olduğu kuyuları gösterdik. Bu kuyuların üzerinden geçiyor maalesef yol. Çok komik bir şekilde bu kuyular sorunsuz bir şekilde taşınacak gibi içeride garip şeyler yazılmıştı. O alanları gösterdik.

Antalyadaki Tartismali Yol Projesinde Bilirkisi Kesfi Yapildi (3)

“ÇİFTÇİLER ETKİLENİYOR”

Onun dışında su kooperatif başkanları viyadük ayaklarının eğer 50 metrenin altına inerse tuzlu suya oluşacağını, tatlı sudan çıkıp bir kil tabakası olduğunu, 50 metreden sonra tuzlu suyun başladığını ve yanlış sondajlarla son yıllarda Demre’nin suyunun giderek tuzlandığını, bu tuzlanma etkisiyle de ekimin geç tarihlere kaldığını, eskiden daha erken ektiklerini fakat tuzlanmanın seyrelmesini beklemek için yağmurları beklediklerini o sebeple de ekimin geciktiğini, çiftçinin bundan etkilendiğini, tuzluluk oranının her sene arttığını anlattılar. Viyadük ayaklarını, su kaynaklarını, su kuyularının üzerinden geçen yolun yönünün değişmesini istediler. Hemen ondan sonra Likya'dan kalma, Mürah Antik Kenti'ni besleyen antik sük yolundan geçirilmek isteyen tünel alanına gittik. Bu antik su kemerinin hemen 27 metre üzerinden delinerek patlatmalarla tünelin yapıldığını dehşetle gördük. Arkeolog arkadaşlarımız da oradalardı. Akademisyenlerimiz de oradalardı. Onlar da bunu çok dehşetle izlediler.

“DEHŞETE KAPILDIK”

Hemen o yerin yan tarafında da antik mezarlar olduğunu gördük yine çok yakınında. Oradan sonra Suru Antik kentine geldik. Bu sefer Suru Antik kentinin hemen yol genişletildiği zaman hemen yanındaki alanların çok yakın mesafe 50 metrelik mesafelerdeki alanların yine etkileşim alanı içinde olduğunu gördük. Oradan Kiyonay'a geldik. Kiyonay'da Moloz yıkım yerinin yine Kiyonay 1. derece antik siti olan yerin içine döküldüğünü gördük. Kaş'a geçtiğimiz zaman Çukurbağadaki tüm tarım alanlarının Likya Orkidesi'nin yayılım alanı içinden yolun geçirildiğini gördük. Dünyada sadece bu bölgede olan ve sayısı giderek azalan bir tür Likya Orkidesi içinden yol geçirildiğini gördük. Tarihi su kuyularının üzerinden birinci derece doğal sitlerin içinden, arkeolojik sitlerin içinden yolun geçirilmeye çalışıldığını dehşetle gördük. Keşif bitti. Gelen akademisyenler notlarını aldılar. Bir yer daha var tabi çok kıymetli. Türkiye'nin turizm yüzü kaputaş birincileri doğal sitinin üzerinden viyadükle geçiliyor. Bu viyadük bir tarafı 80 metre bir tarafı 110 metrelik bir viyadükle kaputaşın üstünden geçiliyor. Bu aynı zamanda sahilden de görülür olacak.

Antalyadaki Tartismali Yol Projesinde Bilirkisi Kesfi Yapildi (1)

“KAPUTAŞ ANDIZOTU TAMAMEN ETKİLENİYOR”

Aynı zamanda bu alanda yani kaputaş birincisi doğasının içinde yine endemik bir tür olan sadece bu bölgede olan Kaputaş andızotunun da tamamıyla etkilendiğini gördük. Tüm ihlalli yerleri heyete anlattık. Tüm kamulaştırılacak yerlerdeki köylümüzü heyetle buluşturduk. Dediğim gibi su kaynaklarının kooperatif başkanlarını heyetimizle buluşturduk. Başarılı bir keşif oldu. Bu şartlar altında yani bu kadar özellikli bir coğrafyanın içinden mevcut yollar dururken ve bunların geometrik şartları fiziki şartları iyileştirebilecekken çok daha az maliyetli iyileştirebilecekken bu kadar coğrafyanın şartlarını zorlayarak bu kadar büyük tahribata sebep olacak bir projenin akıl dışı olduğunu bir kez daha keşifte görmüş olduk. Umarım bu hatadan dönülür. Umarım Likya, Orta Likya coğrafyası bu darbeyi yemez. Çünkü çok fazla alanı, çok fazla doğal sitalını, koruma alanı bu yoldan etkilenecektir. Sanmıyorum ki bu bilirkişi keşfi sonucunda çıkan rapor bizim için olumsuz olsun, bu coğrafya için olumsuz olsun.

“VERGİLER ÇARÇUR EDİLMEMELİ”

Biliyorsunuz bir taraftan da Batı Antalya projesi vardı, havalimanı projesi vardı. Aslında bu entegre bir proje. Batı Antalya Havalimanı yaptığınız zaman Kaş'a ya da Demre'ye önünden de bu bölünmüş yolu geçirip de Kaş Kalkan deniz gören yamaçlarından geçirdiğiniz zaman kocaman bir coğrafyayı aslında imara açmış olacaksınız. İmar hazırlığını açmış olacaksınız. Ne Kaş'ın bunu kaldıracak bir altyapısı var, ne Türkiye'nin bu kadar maliyetli projeleri kaldıracak yapısı var. Çok daha az maliyetle 3 şeritli yollar büyütülebilir, düzenlenebilir, çok daha kritik yerlere bu ülkenin insanının çok sıkışık zamanlarında ekonomik sıkıntılar içindeki zamanlarında çıkardığı, verdiği devletine verdiği vergiler bu şekilde çarçur edilmemeli diye düşünüyoruz.”

Muhabir: ABDULREZZAK KILIÇ