Antalya sahip olduğu tarihi yapısı ile yerli ve yabancı turistleri kendine çekiyor. Böylesi büyüleyici kentin en çok dikkat çeken noktalarından biri de Demirciler Çarşısı olarak biliniyor. Bugün bizi karşılayan Demirciler Çarşısı’nın 18. ve 19. yüzyılda fiziksel görüntüsünün ortaya çıktığı ve esnaf yoğunluğunun başladığı düşünülmektedir. 16. yüzyılda lonca sisteminin varlığını kazanması ile Antalya’nın etrafında birçok ticari alanın şekillenerek zanaatkar loncalarının kurulduğu düşünülmektedir. Loncalar “Osmanlı Devleti'nde de kent esnafının ve küçük çaplı üretim yapan zanaatkârların örgütlenme biçimi” olarak biliniyordu. Bu sayede Antalya’da bakırcılar, demirciler, saraçlar ve kalaycılar gibi birçok meslek grupları lonca sisteminin bir parçası olmuştur.
DEMİRCİLER ÇARŞISI HAYVANCILIK VE TARIM İÇİNDE ÖNEM TAŞIYOR
Antalya’da geçmiş zamanlarda da bugün olduğu kadar önem arz ediyordu. Demir ve metal işçiliği hayvancılık ve tarımda büyük bir öneme sahipti. Antalya’nın merkezinde oluşan localarda orak, çivi, at nalı, balta gibi birçok araçların üretilmesi ile ekonomiye de katkı sağlanıyordu. Bunun yanı sıra o dönem için büyük önen taşıyan kılıç ve hançer, donanmalarda kullanılan zincir ve çapa usta demircilerin ellerinden çıkıyordu. Yapılan bu işler ekonomiye katkı sağlarken tarihin gelişimi içinde önem taşıyordu.
UZUN SOKAK TİPİ ÇARŞILARLA BENZER OLARAK TASARLANMIŞTIR
Demirciler Çarşısı’nın mimarisi klasik Osmanlı’da döneminde yapılan uzun sokak tipi çarşılarla benzer olarak tasarlanmıştır. Çarşıda yer alan dükkanlar tek katlı ve avlulu yapılardır. Bu tarz olarak dizayn edilmesinin sebebi hem satış için hem de üretim için uygun olmasından kaynaklanmaktadır. Şu anda da Demirciler Çarşısı bu dokuya sahiptir ve içerisinde birçok demirci, kalaycı, deri işlemeciliği ve halı dokumacılığı yapan esnafları barındırmaktadır.
YÜKSEK BECERİ İSTEYEN ZANAATKARLIKLAR AZALMIŞTIR
Antalya’da 1900’lü yılların sonlarına doğru turizm kenti olmaya başlaması ile Demirciler Çarşısı, önemini yavaş yavaş yitirmeye başlamıştır. Demircilik, dericilik, kalaycılık ve halı dokumacılığı gibi yüksek beceri isteyen zanaatkarlıklar azalarak yerini kuyumcu, hediyelik eşya ve turistlerin dikkatini çeken ürünlerin satışına bırakmıştır. Elbette bazı dükkanlar geleneği devam ettirip çırak yetiştirme derdinde ve Demirciler Çarşısı’nın eski ihtişamına kavuşmasını istemektedirler.
SELÇUKLU VE OSMANLI’NIN ZANAATKAR KÜLTÜRÜNE IŞIK TUTMAKTADIR
Bugün Antalya’nın sahip olduğu ve hala varlığını devam ettiren Demirciler Çarşısı, gelenekselliği ve zanaatı devam ettirmenin derdindedir. Kaleiçi Ve Saat Kulesi’ne yakınlığı nedeniyle sık sık ziyaret edilebilir bir konumdadır. Burada Antalya’nın geleneksel yaşamının yansımalarına rastlamak mümkündür. Geçmişte nasıl bir sosyal yaşamın var olduğu ve ekonomik şartları ile ilgili yorumlarda yapılabilir. Sahip olduğu doku ile geçmişte Selçuklu ve Osmanlı’nın zanaatkar kültürüne ışık tutmaktadır.