İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi tarafından düzenlenen organizasyonda şantiye şeflerinin, yapı denetim firmalarında görev yapan mühendislerin ve özel sektörde ücretli çalışan inşaat mühendislerinin katılımıyla gerçekleşen toplantıda; çalışma şartları, güncel maaş durumu, özlük hakları ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri hakkında konuşuldu.
Şube Başkanı Soner Akdoğan, şubenin faaliyetlerinden ve temsilciliklerinden bahsederek, “Bizler inşaat mühendisleri olarak sahadayız, şantiyedeyiz, proje ofislerindeyiz. Medeniyetin ayak bastığı her yerde bizler varız. İnşaat mühendisleri olarak bizler çeşitli komisyonlarda çeşitli faaliyetlerde bulunuyoruz. Şubeye bağlı Isparta’da Burdur’da Alanya’da, Manavgat’ta, Finike ve Serik’te olmak üzere 6 temsilciliğimiz var” diye konuştu. Sektörde nitelikten çok niceliğe önem verildiğini ifade eden Başkan Akdoğan, “Bizim buradaki gücümüzü, dayanışmamızı insanlara göstermemiz gerekiyor. Burada bizim vereceğimiz mücadelenin önemi çok büyük. Ancak o zaman bizler dikkate alınırız ve ancak o zaman bizler sorunlarımızın çözümünde aşama kaydedebiliriz” diye konuştu.
Yapı Denetim Komisyon Başkanı Neslihan Başar ise inşaat mühendisleri olarak uzun zamandır sahalarda olduklarını yalnızlık hissinin ortak sorunları olduğunu vurguladı. Başar, “Hepiniz gibi ben de biliyorum ki yapı denetim işi, dışarıdan göründüğü kadar basit ya da sadece evrak işi değil. Bu işin bir tarafı mühendislikse, diğer tarafı ciddi bir sorumluluk, cesaret ve çoğu zaman yalnız verilen kararlar ama işte bu yalnızlık hissi de bizim ortak sorunumuz. Sahaya çıkıyoruz, projeyi inceliyoruz, eksikleri söylüyoruz ama kimi zaman yüklenici tarafından baskı görüyoruz, kimi zaman mal sahibiyle karşı karşıya geliyoruz. Teknik doğrularla, ticari beklentiler arasında sıkışıp kalıyoruz ve ne yazık ki her zaman sistem de bizim yanımızda olmuyor. İlgisiz şantiye şefleri, eksik bilgiyle hareket eden uygulayıcılar, zaman baskısı, hatta zaman zaman etik dışı teklifler. Bunlarla hepimiz karşılaştık, karşılaşıyoruz ama şunu unutmamalıyız: Biz birlikte olursak güçlü oluruz” dedi.
Başar, denetim mekanizmasının mühendisiyle, teknikeriyle, kontrol elemanıyla, büro çalışanıyla bir bütün olduğunu belirterek, “Herkesin omuz omuza vermesi şart. Çünkü yapı denetim sadece kağıt üstünde yapılan bir kontrol değil; bir yaşam güvenliği sistemidir. Eğer birbirimize destek olmazsak, yanlışın karşısında tek başına kalırız. Ama omuz omuza verirsek, kimse bizi görmezden gelemez. Bugün burada bir araya gelmemizin en büyük anlamı da bu bence birlikte hareket etmek. Bilgiyi paylaşmak, yaşadığımız sıkıntıları konuşmak, çözüme birlikte kafa yormak. Ben bu toplantının, sadece bir buluşma değil; bir dayanışma adımı olmasını istiyorum. Artık daha çok konuşmalı, birbirimizin yanında daha çok durmalıyız. Sorunlarımızı raporlamaktan öteye taşıyıp, mesleki birliğimizi güçlendirmeliyiz. Biz çok önemli bir iş yapıyoruz. Depreme dayanıklı yapılar, sağlıklı şehirler, güvenli yaşam alanları. Bunların teminatı biziz ve bu ağır sorumluluğu ancak birlikte taşıyabiliriz” ifadelerini kullandı.