Eğitim öğretim sezonunun son günleri yaşanırken, Haziran ayında milyonlarca genç, geleceklerine yön verecek önemli sınavlara girecek. Sınav maratonunun yaşanacağı önümüzdeki günlerde gençlerin psikolojik olarak güçlü olması gerektiğini belirten Antalya’nın önemli psikologlarından Uzman Klinik Psikolog Hatice Alkan, sınav öncesi önemli ipuçları verdi. Öğrencilerin, üniversite sınavı sürecinde psikolojik desteğe ihtiyacının olduğunu belirten Hatice Alkan, psikoloğa giden herkese deli muamelesi yapıldığı için bu konunun çok gündeme gelmediğine dikkat çekti ve zamanla sadece entelektüel düzeyi üst seviyede olan insanların psikolojik destek aldığını belirtti.

Sınav-5

KAYGI SÜRECE DOĞRU YÖNETİLMELİ

“Nedenini bilmediğimiz sorunlarla baş edemeyiz” diyen Uzman Klinik Psikolog Hatice Alkan, gençlere şu tavsiyelerde bulundu: “Kaygı, tehlikeli bir olaya karşı bedenimizin ve zihnimizin verdiği tepkidir. Sınav kaygısına da bu açıdan bakmak gerekiyor. Bunu bilmeyen öğrenci, milyonlarca kişinin yarıştığı ve sadece tek şansının olduğu bir süreci yönetemeyebiliyor. Bedenleri ve zihinleri buna tepki veremeyebiliyor. Çoğu kez donakalıyorlar. Sürekli negatif duygular, ‘kazanamazsam hayatım bitecek’ kaygısına neden oluyor. Rezil olacağı ve ailesinin tepki göstereceği duyguları ile yaşıyorlar. Her yaşın kaldırabileceği sorunlar var, o yaş grubunu da bu sorunlarla tek başına baş edemeyebiliyor”.

BİLİNÇSEL SÜREÇLER ESNEK OLMALI

Gençlerin sınav kaygısı yaşadığı noktada ebeveynlere büyük görev düştüğünü belirten Alkan, “Sınavı kazanamazsa dünyanın sonu gibi algılanmamalı. Zaten çocuklar sınav maratonu nedeni ile truva atı gibi. Bu anlamda çocuğun bilinçsel süreçlerinin daha esnek olmalı. Çocuk sınava incelenme kaygısı ile girdiği zaman yoğun bir kaygı yaşıyor. Sınav esnasında sorudan çok, gelecek tepkileri düşünen çocuk, bildiğini bile yapamayabiliyor. Sınavın önemli olduğunu ancak bunun süreç olduğunu, keyifle yapılması gerektiğini aşılamalıyız. Ancak sınavda başarısız olan çocuğa ceza verileceği, telefonuna el konacağı gibi baskılar o çocuğa zarar veriyor. Sınav sonucu ne olursa olsun, o çocuğa değerli olduğu hissi verilmeli”.

Sınav1 (1)

SINAVA GÜNLER KALA MUCİZE BEKLEMEYİN

Sınav sürecinde gerçekçi hedeflerin belirlenmesi gerektiğini belirten Uzman Klinik Psikolog Hatice Alkan, “Çocuğun eğitim seviyesi takip edilip, kaç net yapabileceği öngörülerek gerçekçi hedefler konmalı. Sistematik olarak çalışmayan çocuk son dakikada mucize gerçekleştiremez. Herkes çocuğunun başarılı olmasını istiyor ancak bunu gerçekçi çerçevede değerlendirmeliyiz. En büyük motivasyon kaynaklarından birinin başarmanın keyfini anlatmak olabilir. Ama zorlayan ve kötü hissettiren bir durumda olmayı çocuklar da istemez” şeklinde konuştu.

Hatice Alkan

ANNE-BABALAR DA DESTEK ALMALI

Çocuğun sınav kaygısının temelinde ailesi olduğunu belirten Alkan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Anne-Babası iyi bir üniversitede okuyan çocuk aynı seviyede bir okulu kazanmaya zorlanıyor. Ailenin bilinçsel müdahaleleri, olumlu bir cümle bile çocukta negatif sonuçlara neden oluyor. Denemelerde o üniversiteyi kazanamayacağını gören çocuk, bu cümleler, ‘Ya yapamazsam?’ kaygısına neden oluyor. Anne ve babanın duyguları, çocuğun duygularının önüne geçmemeli. Anne ve babalar kendi duygularını kendilerine saklasın ve çocuklarının duygularını keşfetmeyi tercih etsinler. Sınava hazırlanan çocuklar psikolojik destek almalı ancak çocuğunu tam olarak keşfetmeyen anne ve babalar da psikolojik destek almalı. Çünkü psikolojide temel kural; önce kendi terapi sürecinizi tamamlayın, sonra diğer insanlara terapi yapın”.

Muhabir: HASAN HATAPÇI