Türkiye'de 15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan, demokrasiyi hedef alan Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) hain darbe girişiminin üzerinden 9 yıl geçti. ‘15 Temmuz Milli Birlik Günü' dolayısıyla şehit anneleri o kara günde yaşanılanları İhlas Haber Ajansı muhabirine anlattı.
"2 ÇOCUĞUMUZ YETİM KALDI"
Oğlunun Külliye'de görev yaptığını söyleyen Şehit Köksal Kaşaltı'nın annesi Sıttık Kaşaltı, "Önce aradım, neredesin Köksal, emniyete bomba atıldı dedim. Yok anne, biz Külliye'nin önündeyiz dedi. Kendine dikkat et dedim. En son konuşmamız 3'te falandı sanırım. 6.45'te en son atılan bomba ile şehit olmuştu. Hainler aslan gibi oğlumu şehit ettiler, 2 çocuğumuz yetim kaldı. Gelinim yeni hamileydi 2,5 aylık. Bir tane 3 yaşında çocuğumuz vardı. Sabaha karşı oğlum aramış eşini. Artık yatın, siz de yoruldunuz. Hainler teslim oluyor diye. 5 dakika kafamı koydum. 6.45'de bir acıyla uyandım. Hep ağlıyordum ama. Gelin birden kalktı, anne ne oldu? Yok dedim, bir şey olmadı. Saat 9.30 gibi bizim kapıyı çaldılar. Ben koştum, dedim Köksal geldi. Eşi koştu, Köksal geldi. Torun koştu, babam geldi ama kara haberciler geldi. Ben 9 saat bile oğlumun sesini duymadan yapamazdım. 9 senedir ona hasretim. Evet gururu büyük. Çok büyük bir şeref bıraktı ama çok büyükte acı bıraktı. Vatan sağ olsun, milletimiz sağ olsun. O hainleri de Allah kahretsin" dedi.
"OĞLUMUN KANI YERDE KALMASIN"
Kaşaltı, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in ölüm haberini öğrendiğindeki düşüncelerini şöyle anlattı:
"Acım hafiflemedi. Sevinemedim çünkü arkası var. Bu vatan bayrağında yaşayıp, bu vatanın ekmeğini suyunu içip, bu vatana hainlik yapanlara hakkımızı helal etmiyoruz. Ben şehit annesi olarak hakkımı helal etmiyorum. Oğlumun kanı yerde kalmasın. O hapistekiler de çıkmasın. Bizim yüreğimiz daha fazla yanmasın"
"ONLAR GİBİ HAİN DEĞİL BİZİM YAVRULARIMIZ ÇOK ŞÜKÜR"
Şehit Feramil Ferhat Kaya'nın annesi Şengül Kaya ise o günün doğum dünü olduğunu belirterek, gelinin kendisin sürpriz yaptığını aktardı. Oğlunun "Mutlu oldun mu anne" sorusuna "Evet" karşılığını verdiğini söyleyen Şengül Kaya, daha sonra oğlunun işten geldikten sonra kendisini bırakacağını söyledi. O esnada oğlunun kendisine "Dışarıda durma hemen içeri gir" dediğini ve ne olduğunu anlayamadığını belirtti.
Kısa bir süre sonra oğlunun eve geldiğini söyleyen Kaya, "Bu uçaklar neyin nesidir" diye oğluna sorduğunu ve oğlunun ise "Anne ben de bilmiyorum, İstanbul Köprüsü'nü kapatmışlar" cevabını aldığını dile getiren Şengül Kaya, "Arkadaşı, Şehit Ahmet Çakır. Beraber gelmişlerdi, işe gideceklerdi. Arabayla beni bırakacaktı. Beni getirdiler evin önüne kadar. Ahmet'i alnından öptüm. Nasıl oldu anlamadım. Ahmet'e dedim ki, oğlum annenin yerine öpüyorum ben. Dile getirmiyorsunuz ama kalbinizde bir şeyler sizi yönlendiriyor. Sağ ol Şengül teyze dedi. Sonra oğlumu da yanaklarından öptüm. Sizi Rabbime emanet ediyorum dedim. Çocuklarım gittiler. Dedi ki anne, babama selam söyle. Eve girin, kapıları da kilitleyin dışarı çıkmayın dedi. Yani onlar belli ki bir duyumlar almış çocuklarım. Hem çocuklarımızı şehit ettiler hem de Türkiye'yi ele geçirselerdi Özel Harekat ailelerine Mamak'ta bir çukur açmışlar. Sözde bizleri o çukura gömeceklermiş. Kazdıkları çukurlara kendileri gömüldüler. Evlatlarımız gururumuz. Onlar gibi hain değil bizim yavrularımız çok şükür" dedi.
"ŞİMDİ KOCA TÜRKİYE'NİN OĞLU OLDU"
Saatin 10.00'a yaklaştığını ve bir patlama sesi duyduğunu belirten Kaya, oğlunun durumunu öğrenmek için aradığını söyledi ve oğluna ulaşıp "Anne, havacılığa bomba attılar. Kendinize iyi bakın" cevabını aldığını aktardı. Sonrasında saat 11'de yine bir patlama sesi duyduğunu aktaran Şengül Kaya, tekrar oğlunu aradığını ve bir türlü ulaşamadığını, hatta telesekreter sesine artık sinir olduğunu söyledi. Sabah namazı saatlerinde Özel Harekata doğru yola çıktıklarını, oraya vardıklarında ise helikopter ve uçakların hala uçtuğunu belirten Kaya, "Özel Harekat'ın aşağı kısmında polisler bizi geri çevirdiler. Bize zarar verirler diye. Ankara'nın birçok yerinde özel hastanelere, devlet hastanelerine, hepsine gittik ama oğlumu bulamadık. Sonra bulmuşlar ama bana hemen söylemediler. Ertesi gün sabah, etraftan babamlar, memleketten eş, dost gelince dedim niye geldiniz? Hiç kondurmuyorsunuz, kondurmuyorum çünkü. Ya görevde telefonu çekmiyor ya da yaralı. Yani aklıma hiç onu getirmek istemedim. Kardeşim seninle bir konuşalım dedi. Abla ben gittim, Ferhat'ımızı gördüm ve gülümsüyordu, sana da çok selamı vardı dedi. Oğlum şehadete erdi. Ben de şehit annesi oldum. Gururluyum, onurluyum çok şükür. Önceden bir benim oğlumdu, şimdi koca Türkiye'nin oğlu oldu. Acısı da çok büyük. Acısını hiç ifade edemem. O sene kısımları söylendiği zaman bile içim o kadar acıyor ki" diye konuştu.