Antalya Kent Konseyi Afetler ve Kriz Yönetimi Çalışma Grubu, Antalya orman ve bina yangınları raporunu yayınladı. Raporda şu sözlere yer verildi;
“Antalya, geniş ormanlık alana sahip bir yerleşim yeridir. Yoğun nüfusu nedeniyle çok sayıda binaya ve turizm tesislerine sahiptir. Kent sakinleri ve turistlerin can güvenliği, orman varlığımızın korunması, turizme bağlı ekonominin sürdürülmesi açısından, yangınlara karşı özel önlemler alınması gerekmektedir. İklim değişikliğinin de tetiklemesiyle Antalya’da tüm yıl boyunca yangın sayısı artmaktadır. Yangınların önlenmesi ve çıkması durumunda hızlı ve etkili müdahale edilmesi hayati önem taşımaktadır.
EKSİKLİĞİ KABUL ETMELİYİZ
Bina ya da açık alan yangınlarının birçoğu, kontrolümüz altında olmayan bileşenin birlikte ortaya çıkardığı, anlaşılması ve yönetilmesi güç olaylardır. Etkin yangın yönetimi yüksek derecede bilgiye olduğu kadar olayların ayrıntılı incelenmeleri sonucu elde edilmiş deneyim birikimine bağlıdır. Ülkemizde hem bine ve açık alan hem de bilgi ve deneyim eksikliğini kabul etmek durumundayız.
Bina ve açık alan yangınlarını uluslararası hava taşımacılığı istatistikleriyle karşılaştırmak, durumun kavranmasına yardımcı olacaktır. Uçak kazalarında oluşan can kaybı orman yangınlarına kıyasla 6 milyonda bir olmasına rağmen, hava taşımacılığında yaşanan her olumsu olayın kaza kırım uzmanları tarafından didik didik araştırılarak raporlara bağlanmaktadır. Ülkemizde maalesef orman yangınlarının yarısının bile çıkış nedeni bilinmemektedir. Bu durum geleceğe yönelik önleme çalışmalarının planlanmasına engel olmaktadır.
KARŞI KARŞIYA GELDİ
Büyükşehir yasası bina yangınlarından sorumlu itfaiye teşkilatlarını tamamen farklı koşullarda seyreden açık alan (orman) yangınlarından da sorumlu kılmıştır. Benzeri bir konu açık alan yangınlarından sorumlu orman idaresini, orman içinde artan bina yangınlarıyla da karşı karşıya getirmiştir. Her iki kurumun yangınlar konusundaki bilgi, donanım ve kapasitelerini tamamlama, geliştirme sorumlulukları vardır. Acilen yerine getirilmesi gereken öncelikli sorumluluk bu ihtiyacı karşılayacak kapsam ve içerikte eğitim, araştırma ve değerlendirme çalışmalarını başlatmaktadır.
ORMAN YANGINLARI İÇİN ALINACAK ÖNLEMLER
Her yıl orman yangınlarıyla mücadele için büyük bütçeler ayırıyor olmamıza karşın ülkemizde orman yangınları konusunda çalışan uzmanlaşmış yangın laboratuvarları ve araştırma enstitüleri maalesef yoktur. Neredeyse tamamına insanların neden olduğu orman yangınları konusunda kamuoyu farkındalığını artıracak, katılımını sağlayacak hemen hiçbir program geliştirilmezken yangın çıkış nedenleri konusunda titiz araştırmalar (kaza kırım incelemeleri gibi) yapılmamakta, raporlar hazırlanıp arşivlenmemektedir.
Büyük orman yangınlarının sayısının artmasına, yanan alanların genişlemesine de neden olan söndürme odaklı orman yangınlarıyla mücadele stratejisinden yanıcı yönetimi, denetimli yakma, karşı ateş kullanımı gibi etkin tekniklerin kullanımına izin veren orman yangını yönetim stratejisine geçiş yapamamış olmanın da büyük orman yangınların artmasına neden olduğu henüz anlaşılamamış gibi görünmektedir.
ERKEN UYARI VE GÖZETLEME SİSTEMLERİ
Gözetleme Kuleleri: Sayıları artırılmalı ve teknolojik donanımla (termal kameralar vb.) desteklenerek 24 saat gözetim yapılmalıdır.
İHA/Drone Kullanımı: Özellikle yangın riskinin yüksek olduğu dönemlerde ve bölgelerde sürekli devriye uçuşları yapılmalı, olası yangın başlangıçları anında tespit edilmelidir.
Uyarı Sistemleri: Hava durumu ile birlikte yangın riski konusunda sürekli ve yaygın uyarılar (medya, SMS, mobil uygulamalar vb.) yapılmalıdır.
ÖNLEYİCİ TEDBİRLER
Ateş Yakma Yasakları: Belirlenen piknik ve mesire alanları dışındaki ormanlara girişler yasaklanmalı, izin verilen alanlarda da mangal, semaver ve ateş yakma saatleri kısıtlanmalı ve denetimler artırılmalıdır.
Çöp Kontrolü: Yangın çıkarma riski oluşturan cam şişe gibi atıklar düzenli olarak toplanmalı ve ormanlık alanlarda çöp bırakılması kesinlikle engellenmelidir.
Enerji Nakil Hatları: Elektrik hatlarının ormanlık alanlardan geçişlerinde yalıtım ve kuş konmaz gibi önlemlerle yangın riski azaltılmalıdır.
Bitki Örtüsü Yönetimi: Orman içindeki kuru ot ve yanıcı maddeler düzenli olarak temizlenmeli, yangın şeritleri oluşturulmalıdır. Doğal orman içi açıklıklarda ağaçlandırma çalışmaları yerine yangın direnci yüksek türler tercih edilmelidir.
EĞİTİM VE FARKINDALIK
Halkın Bilinçlendirilmesi: Özellikle ormanlık alanlara yakın köylerde yaşayan ve bu alanları kullanan halka, yangınların önlenmesi ve acil durumlarda yapılması gerekenler hakkında düzenli eğitimler verilmelidir. Hane halklarının yangın önlemleri ve yangın anında kişilerin neler yapılması konusunda bilinçlendirilecek kamu spotlarının hazırlanması önem kazanmaktadır.
112 Acil Çağrı Hattı: Yangın görüldüğünde 112 veya 177 ihbar hattının derhal aranması gerektiği sık sık hatırlatılmalıdır.
MÜDAHALE KAPASİTESİNİN ARTIRILMASI
Yangın Havuzları ve Su Kaynakları: Yangın havuzlarının sayısı ve kapasitesi artırılmalı, arazöz ve helikopterlerin kolayca su alabileceği noktalar çoğaltılmalıdır.
Personel ve Ekipman: Yangınla mücadele ekiplerinin sayısı artırılmalı, yeterli ve modern ekipmanlarla donatılmalı, personele sürekli eğitimler verilmelidir.
Erken Müdahale: Olası yangın başlangıçlarına erken ve etkin müdahale için timlerin ormanlık alanlara yakın noktalarda konuşlandırılması önemlidir.
Uçak ve Helikopter kullanımı; Orman yangınlarının söndürülmesi sürecinin sadece uçak ve helikoptere indirgenmesi doğru bir yaklaşım değildir. Konuya bütüncül yaklaşılmalıdır. Hatta Orman yangını yönetiminde abartılı helikopter kullanımı sanılanın aksine yangınların büyüme olasılığını artırabileceği gibi, yanıcı yönetimi uygulamaları ile desteklenmediği sürece yangınları mümkün olan en kısa sürede söndürme stratejisi de sanılanın aksine daha sonraki yıllarda çıkacak yangınların büyüme olasılığını artırabilir.
BİNA VE OTEL YANGINLARI İÇİN ALINACAK ÖNLEMLER
Antalya’nın en önemli Turizm bölgelerinden biri Kaleiçi’dir. Burası hem konut, oteller, çeşitli dükkanlar ve eğlence merkezleri olarak kullanılmaktadır. Bu bölgedeki binaların ahşap ağırlıklı yapılar çoğunluktadır. Kolay yanıcı yapı malzemesine sahip bu binalarda çıkan yangınlar hızlıca yayılım göstermektedir. Bazen seri halde çok sayıda bina aynı anda alevlerin etkisinde kalabiliyorlar. Yapıların planlarında değişiklik yapılmadan yangına dayanıklı malzemeler izole edilmelidir. Elektrik tesisatlarının kontrollerini kent elektrik mühendisleri odasınca sürekli kontrol edilmelidir. Özellikle ısınma ve serinleme için elektrik enerjisi fazlaca kullanılmaktadır. Bu nedenle elektrikli ev aletlerine dayalı yangın olayları sıklıkla meydana gelmektedir. Halkın evlerinde ve iş yerlerinde elektrik tesisatlarını periyodik olarak kontrol ettirmeleri gereklidir.
Bu otellerde çalışan kişilere olası çıkabilecek (senaryolar hazırlanarak) yangınlarda müdahale, kurtarma vs.vs. çalışmalarda neler yapılması konu periyodik eğitimler verilerek kendilerini, misafirleri ve binaları korumalı çalışmalar yapılmalıdır. Bu yapıların odalarında ısıl etki yaratacak cihazların tehlikeyi en aza indirecek şekil uygun konumlandırılmadır.
Bu işlemlerin yapılması için daha önceki yıllarda bölgede meydana gelmiş yangınların incelenerek eksiklerin belirlenmesi gereklidir.”