Gökhan Böcek’i ilk kez babası ölümle pençeleşirken gördüm. O zamana kadar pek de Muhittin Böcek’in büyükşehir belediye başkanı olmasına inanan birisi değildim. Hatta 2019 yılında aday yapıldığında da eleştirilerde bulundum. Ancak o gün hastanenin önünde oğlu Gökhan Böcek’in çekilen bir fotoğrafını inceledim. Gökhan Böcek’in yüzünde bitkinlik, endişe ve korku vardı. O zamana kadar Muhittin Böcek’i hep siyasetin içerisinde sağa sola gülücük saçan biri olarak görmüştüm. Belki de başkanın bir de baba olduğunu o gün anlamıştım. Oğul Böcek Mevlüt amcasına seslenirken yapılan eleştirilere de katılmadım. Sonuçta oğul Böcek babasını kaybetmek üzere olan acılı bir evlattı ve acılı insanların sözlerine takılmamak gerektiğini çok uzun yıllar önce hastane muhabirliği yaparken birçok acı tecrübe ile öğrenmiştim.

Bir mucize eseri Başkan Böcek geri dönmüştü. Her fırsatta ‘Bu koltuğu zor buldum bir daha geri bırakır mıyım’ diyen Böcek, Osmanlı döneminde devrilmek üzere padişahların yaptığı manevraları andıran bir hamle ile bir anda o çok sevdiği koltuğuna yeniden kavuştu. Bir sonraki seçimlerde de aday oldu ve yeniden belediye başkanı seçildi. Ben hiç kent merkezinde “Muhittin başkanımıza oyum feda olsun. Ne iyi ettik de kendisini seçtik” diyene rastlamadım. Ancak gerek ilçelerdeki gücü, gerekse genel siyasetin rüzgarı ile Böcek yeniden hem de fark atarak seçildi. Bende Başkan Böcek’in seçimlerini kazanacağına dair girdiğim iddiaları kazanmanın keyfini yaşadım.

Ancak Büyükşehir Belediyesi seçimlerine giderken bir takım garip işler oluyordu. Adeta her taşın altından oğlu Gökhan Böcek çıkıyordu. Önce bir evlilik. Sonra milyonlarca liralık tazminatın havada uçuştuğu boşanma. Sonra yeniden tartışmalı bir evlilik. Hafriyat deniyor Gökhan Böcek sahnede, Antalyaspor Derneği yeni başkanını seçiyor Gökhan Böcek hemen başkan adayının arkasında, garip bir şekilde ilginç ortaklıklar kuruyor, araziler alıyor, bağlar bahçeler dikiliyor. Eşine çok değerli saatler, otomobiller, evler alınıyor. Adeta evlilik sözleşmesi yaptığı eşine boşanmadan tazminat ödüyordu.

Bir belediye başkanı gibi onun ailesinin yaşamına dikkat etmesi gerekirdi. Gökhan Böcek bir türlü bu istimi tutturamadı. Orta yaş sınırına gelmesine rağmen Antalya Koleji’nin başkan çocuğu şımarık Gökhan Böcek olmaktan kurtulamadı. Şimdi sadece onun yüzünden ortaya atılan iddialar nedeniyle 63 yaşındaki babası Muhittin Böcek hapiste. Başkaca suçlamalarla karşı karşıya kalıp kalmayacağı bilinmez. Ancak şu bir gerçek ki Başkan Böcek oğlu yüzünden hapiste. Eski eşi Zeynep Kerimoğlu’na yurt dışına çıkma yasağı geldi. Tüm bu olaylara rağmen yeni eşini de Gökhan Böcek kendisine para bulması için Antalya’ya göndermiş. Hem eşi Zuhal Böcek gözaltında hem de Zuhal hanımın temas kurduğu kişiler.

Yani babası, eski eşi, eşi herkes adaletle yüzleşirken, bir tek olayların tam göbeğindeki isim olan Gökhan Böcek kayıp. Bir başka değişle Gökhan Böcek çevresine dehşet saçıyor. Dokunduğu yer yanıyor. Gözaltılar, tutuklamalar hiç biri Gökhan Böcek’i etkilemiyor.

Başkan Böcek 63 yaşında ve tam 28,5 yıldır belediye başkanı. Yani ömrünün yarısını belediye başkanı olarak geçirmiş. Bir başka değişle tam 28,5 yıldır kapısından şoför almış, şoför bırakmış. Uzun yıllardır hiç pazara gidip domates seçmemiş, hiç otobüste ayakta yolculuk yapmamış, hiç ay sonunu nasıl getireceğim diye düşünmemiş. Şimdi aynı Muhittin Böcek tek başına kliması bile olmayan bir odada kendi çayını demleyip ayakta kalma mücadelesi veriyor. Üstelik “Asla bırakmam” dediği koltuğundan çok uzakta ve bir çok hastalıkla mücadele ederek. Peki sizce Başkan Böcek’i en çok bu düşüş mü yıkmıştır, yoksa kendisini cezaevine terk eden bir çocuk sahibi olmak mı? Benim cevabım belli. Ya sizin ki?

Muhabir: CEM ÇON