Antalya Kent Konseyi, bu yılın başlarından Başkan Sema Nur Kurt’un başkanlığı ve Leyla İrten’in yürütücülüğünde kentin tüm sivil toplum örgütleri, Üniversitelerin bölüm temsilcileri, akademisyenler, Belediyelerin kültür müdürlükleri, sanat galerileri, sanat dernekleri ve sanatçılardan oluşan geniş kapsamlı bir grupla birlikte “Rota: Sanat Şehri Antalya“ temalı geniş bir çalışmaya imza attı. Aylar süren bu çalışmalardan elde edinilen sonuçlar, bir basın açıklaması ile kamuoyuyla da paylaşıldı.

Bu yolda ilerlerken Antalya Müzesinin yıkılacağı haberi gündeme tabiri caizse bomba gibi düştü. Mart ayında konuyla ilgili müzede bir brifing verilmiş, proje anlatılmış. Ama bu konunun ortaya çıkmasıyla birliktemüze alanın ünlü bir iş adamına tahsis edileceği, müzenin başka bir yere yapılacağı söylentileri ortada dolaşmaya başladı.

Bu söylentiler ve müzenin yıkılacağı haberi Antalya’da sivil toplum örgütlerini harekete geçirdi. Üniversiteler, Sizvil Toplum Örgütleri Oluşturulan Müze Çalışma Grubu önderliğinde yapılan toplantılarda Müzenin Antalya’nın kültürel hafızasında yer etmiş olması, ödüllü bir müze olması, yapının yıkılmadan bu şekliyle güçlendirilip restore edilerek ve ek müze binası ilavesiyle genişletilmesi fikri ağır basmaktadır..

En son müzeye geçen bayramda gitmiştim. Müzedeki eserlerin özellikle lahitler bölümünde neredeyse üst üste sergilenmekte olduğunu gördüm. Eserler çoğalmıştı. Yapılan ek galeriler yetersiz kalıyordu. Çünkü durmadan bölgede kazılar yapılıyor, yeni eserler geliyordu. Yurt dışına kaçırılan eserler yurda getiriliyor, müzede sergileniyor. Depolar dolu. Müze gerçekten taleplere cevap veremeyecek durumda.

Müzede yer alan sergi salonunda düzenli olarak resim, heykel, seramik sergileri açılıyor. Işıkların yetersiz olmasına rağmen müzede sergi açmak sanatçılar arasında oldukça revaçtadır.

Günlerdir müzemiz yıkılmasın, yerinde kalsın sloganıyla toplantılar yapılmakta, basın açıklamaları yapılmaktadır. Bakanlık olsun, İl Kültür Müdürlüğü, Büyükşehir belediyesi Kültür Müdürlüğü olsun “Müze yıkılınca aynı yere daha büyük, daha modern bir müze yapılacaktır.” doğrultusunda halkı rahatlatacak açıklamalar yapmalıdır. Devletle halk arasındaki iletişim o toplumun huzurunu, refahını simgeler kuşkusuz. Turizmin başkenti olan Antalya’nın Arkeoloji Müzesi turizm sezonunun ortasında kapatıldı, kapısına kilit vuruldu. Kim zarar görüyor...Başta ülke ekonomisi…Antalya’nın turizm imajı,,, Antalya’nın kültür Sanat politikası. Rota: Sanat Şehri Antalya projesine başlarken büyük bir müze krizinin ortasında kalacağımız hiç akla gelmemişti doğrusu... Başka ülkeler paslı bir çivi bulsa bunu tarihi eser diye sergilerken 50-60 yıldır toprağın altından iğne ile kuyu kazar gibi Perge’den, Elmalı’dan ve diğer tarihi yerlerden çıkarılan, restore edilen, yurt dışından adım adım iz sürülerek yurda getirilen canım eserler tahta sandıklarda, depolarda ne zaman tekrar gün yüzü görecekleri meçhul bir uykuya yatırılacaklar. Keşke toprak altından hiç çıkarılmasaydı diyesi geliyor insanın. Turizmin başkenti olan Antalya, sanatın da başkenti olmaya adaydır sloganı ile yola çıkılan süreç büyük bir yara almaktadır. Kentimizde büyük, modern, daha çok sergi alanlarının, galerilerin olduğu, ses sistemleri ve yeterli aydınlatmalarla donatılmış bir müze Antalya için en büyük zenginlik olacaktır.

Kültür Ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy, Antalya kökenli bir bakanımızdır. Kendisinin bu konuda biz Antalya’lılara kulak vermesini, müze alanında aynı şekilde yeni bir müze yapılmasını, eski müze binasının yıkılmadan güçlendirilerek olanak varsa modern bir etnografya müzesi, kent müzesi olarak değerlendirilmesini diliyoruz. Rota: Sanat Şehri Antalya…