Hükümet ekonomik krizle mücadele etmek için sektörel vergi indirimleri uyguluyor. En önemlisi ise geçtiğimiz günlerde gıdada yapılan indirimdi. Gıda ürünlerindeki KDV yüzde 8’den bire inince hepimiz tüm ürünler yüzde 7 düşecek sandık, ancak yanıldık. Hiç de beklediğimiz gibi olmadı. Göstermelik olarak biraz etiketleri yükselttiler, sonra yine düşüş. Ayrıca o kadar kalemde vergi ödüyoruz ki. ÖTV, KDV derken aldığımız bir ürünün üzerine biniyor da, biniyor. Harçlar desen ona keza. Bir şirket genel kurulu neredeyse 5 bin TL’ye mal oluyor.
Geçtiğimiz hafta yaptığım bir konuşma ise beni şoke etti. Birde yasak olan belgenin parası var. Nasıl mı oluyor? Nargile kullanımı için her yıl alınması gereken bir belge var. Belgeini adı Nargilelik Tütün Mamulü Sunum Uygunluk Belgesi diye geçiyor. Konun gerisini Antalya Ticaret ve sanayi Odası (ATSO) 37. Gurup Yiyecek İçecek Başkanı Şeyhmus Kökerler’den dinleyelim: “Antalya Türkiye turizminin başkenti. Bu nedenle birçok işletmede nargile veriliyor. Gel gör ki nargileye korona virüsü nedeniyle 18 aydır kullanım yasağı var. Buna rağmen 2020 yılında 4590 lira olan belge ücretimiz 2021 yılında beş bine çıktı. 2022’de 6 bin 750 lira oldu. Yani bize yasaklanan nargile satışı için devlet baba bizden 16 bin 390 TL istiyor. Yasaklanan ve kullanılmayan bir şeyin yok sayılan bir şeyin belgesinin bedeli olur mu? Bunu ödemediğin taktirde ruhsatını iptal ederim diye de tehdit ediyor. Bini aşkın işletme Nargile kullanmak zorundayken, maalesef kullanmadığımız bir şeyin parasının alınması inanın çok ağrımıza gidiyor.’’
Bir yandan vergi, bir yandan belge derken işler yolunda gitmiyor. Çözüm mü, çok geniş kapsamlı bir af. Vergiyi, sigortayı kapsayan bir af. Şu anda esnafı, iş adamı blokajlardan bunalmış durumda. Devlet ile vatandaşı mali anlamda barıştırmak şart. Aksi taktirde, yakında dünya 5’den büyük ama, Türkiye 5 şirkete kalacak.