Yıl 2025 yaz bitmek üzere. Eylül ayı geldi okullar açıldı, Antalya’da tatil sezonunu yerli halk bitirdi. Şehirden gidenler yaylalardan, yazlıklardan Antalya merkeze döndü. Tabii trafik de daha yoğunlaştı.
Ancak evinizin kapısından çıkar çıkmaz bubi tuzakları gibi kapalı yollar öncesinde herhangi bir bildirim yapılmadan kapatılan sokaklar, caddeler, kazıp bırakılan ve asfaltı dökülmeyen sokaklarda toz duman kargaşa içinde işe okula yetişme telaşı… Tüm bunların yanı sıra ulaşımda çalışmayan klimalar, yetersiz toplu taşıma, durakların 100 metre araya kadar indiği sıklıkla dur kalk bir otobüs hattı. Antalya’da en uzun ve sık kullanılan Konyaaltı- Lara hattında bir tramvay ya da metro hattı hala bulunmaması, otopark alanlarının üç-beş serbest girişimcinin elinde olur olmaz yerlere yapılması, rant kapısı haline dönüşmesi daha pek çok sayıp dökebileceğimiz sorunla yüzleştiğimiz bir kış dönemine daha giriyoruz.
Sorunları yazmaya kalksak sayfalar yetmeyecek, çünkü beklentimiz yüksek Antalya’dan. Öyle ya turizmin gözbebeği, deniz kum, güneşin yanında kültür ve sanatın beşiği bir büyükşehir var karşımızda.
Antalya, Beydağlarının güzelliğiyle taçlanan, şehrin her noktasından denize girilebilen bir cazibe merkezi. Ama Antalya hala bir kent olma özelliğine kavuşamadı maalesef. Kent kimliğini oluşturacak herhangi bir çalışma yapılmadı. Olanı da mahvetme içgüdüsüyle davranıyoruz ve şehrimize sahip çıkamıyoruz.
Kent Stratejileri merkezlerinin hazırladıkları kent kimliğinin olmazsa olmazlarını buradan duyurmak isterim ve bir sonraki yazıda da Antalya için bir kent planını hep beraber tartışıp neler yapılacağını araştırmalıyız derim.
Gelelim Antalya bir kent olma yolunda neler yapmışın ilk adımı olan kent kimliğinin unsurlarına!
Kent Kimliği İçin Temel Unsurlar neymiş bir görelim…
Tarihî ve Kültürel Mirasın Korunması
Şehrin geçmişini yansıtan yapılar, anıtlar, sokak dokusu ve geleneklerin korunması.
Yerel hikâyeler, efsaneler ve kültürel sembollerin yaşatılması.
Mimari ve Kentsel Doku Tutarlılığı
Yeni yapılaşmanın, kentin tarihî ve coğrafi karakteriyle uyumlu olması.
Meydanlar, caddeler, parklar gibi kamusal alanların özgün tasarımı.
Doğal Çevre ve Coğrafi Özelliklerin Öne Çıkarılması
Şehrin deniz, göl, dağ, ova gibi doğal unsurlarının korunması ve kent yaşamına entegre edilmesi.
Yeşil alanların ve ekolojik değerlerin kent kimliğinin parçası haline getirilmesi.
Yerel Sanat ve El Sanatlarının Desteklenmesi
Kentin kendine özgü sanat dallarının, el işlerinin ve tasarım anlayışının görünür kılınması.
Festivaller, sergiler, atölyelerle kültürel üretimin teşvik edilmesi.
Gastronomi ve Yerel Lezzetler
Şehre özgü yemeklerin, içeceklerin ve mutfak kültürünün tanıtılması.
Yöresel ürünlerin markalaştırılması.
Sosyal ve Kültürel Etkinlikler
Düzenli olarak gerçekleştirilen festivaller, konserler, spor etkinlikleri.
Kentin takvimine yerleşmiş, herkesin bildiği özel günler.
Kent Simgeleri ve Markalaşma
Şehri temsil eden logo, renk paleti, maskot veya semboller.
Tanıtım materyallerinde bu görsel kimliğin tutarlı şekilde kullanılması.
Ulaşım ve Altyapı Düzeni
Kent içi ulaşımın kolay, güvenli ve estetik unsurlarla desteklenmiş olması.
Yaya dostu alanlar, bisiklet yolları, toplu taşıma entegrasyonu.
Toplumsal Katılım ve Sahiplenme
Kentlilerin karar alma süreçlerine dahil edilmesi.
Yerel halkın kente aidiyet duygusunun güçlendirilmesi.
Sürdürülebilirlik ve Gelecek Vizyonu
Çevre dostu politikalar, enerji verimliliği, atık yönetimi.
Kentin uzun vadeli gelişim planının kimlik unsurlarıyla uyumlu olması V.B.
Antalya ülkemizin en yeni şehirlerinden biri, ortada bir master planı bile görünmüyor, sanki kendiliğinde doğaçlama genişliyor planlanmadan, düşünülmeden gibi görünüyor. Burada öncelikle şehir plancılarına çok iş düşüyor kanısındayım.