Derin düşünen insanlar için söylenebilecek en kolay tanım ‘DEPRESYONDA’ tanımıdır.
Uzmanlar “Derin düşünme”/sık sık “içe dönük, uzun uzadıya olumsuz düşünme” (ruminasyon) sonucu gelişen ruhsal çöküş diye tanımlıyor bu durumu.
Ülke olarak ruminasyondayız sanırım. Doğal felaketler, kayyumlar, hapse atılan seçilmiş yerel yöneticiler, çok kar getiren işletmelere atanan kayyumlar, çocuk- kadın cinayetleri, çocuk katiller, mafya saldırıları vs. vs.
Yani halk olarak her gün bu haberlere maruz kalıp, kendimiz parasızlıkla boğuşurken zihinsel geviş getirmeyelim de ne yapalım. Hele Antalya gibi deniz, kum, güneş üçgeninde keyifli gece hayatında yaşayıp bu keyfi alamayanlar olarak.
O zaman bu depresyonun adını ve ne olduğunu açıklayayım, psikiyatri derneğinin açıklamalarını aktarayım size.
Ruminasyon (zihinsel geviş getirme): Aynı olumsuz düşüncelerin, “neden böyle oldu / ben niye yapamadım / bu olaydan kurtulmam mümkün mü?” gibi sorgulamaların sürekli tekrarıdır. Uzun sürdüğünde ve “brooding” (yorucu, çaresizlik odaklı ezber) hâline geldiğinde depresyonu başlatabilir veya ağırlaştırır. Ruminasyon bir semptomdur ama depresyona güçlü bir risk faktörüdür.
Genellikle ruminasyonun tetiklediği depresyon, varoluşsal (existential) depresyon veya durumsal/reaktif depresyon (adjustment disorder with depressed mood) biçimlerinde ifade edilir. Hangi etiketin kullanıldığı, düşüncenin içeriğine, süresine ve belirtilerin şiddetine bağlıdır. ‘Psikiyatri Derneği’
Bu kadar başlamışken diğer depresyon adlarına ve ne olduklarına da bir bakalım derim.
Varoluşsal depresyon: Kişinin yaşamın anlamı, amaçsızlık, ölüm, anlamsızlık gibi derin felsefi/varoluşsal sorular üzerinde uzun süre takılıp kalması sonucu ortaya çıkan, umutsuzluk ve boşluk duygusu içeren bir durumdur.
Durumsal / reaktif depresyon; Belirgin bir yaşam olayı (kaybı, ayrılık, iş/finans krizi vb.) sonrası gelişen ve genelde geçici olan depresif tepkidir. Halk arasında “reaktif” veya “situational” depresyon diye anılır. Eğer belirtiler uzun süreli ve ağırsa, klinik major depresif bozukluk (MDD) tanısı gündeme gelebilir.
Böyle uzayıp gidiyor depresyonlara verilen adlar. Bize bu kadarı yeter sanırım.Bir depresyon nedenini de kendi yaşamarımızdan örnekle verelim o zaman. Hafta sonu şöyle çıkıp Antalya’da olmanın avantajlarından faydalanalım derseniz. 3 kişilik bir aile olarak gidebileceğiniz mekanlar, çevredeki gezi alanları, yat gezileri, koylar pek çok seçenek var. Ancak bir de cebinize bakmanızda fayda var. Diyelim ki Suluada yat turu yapacaksınız. Antalya Lara’dan yola çıkıp Adrasan’a ister araçla ister otobüs veya servisle gidebilirsiniz. Kişibaşı en az maliyet 300 TL. Yolda kahvaltı derseniz en az kişibaşi simit peynir çay 100 er TL. Adrasan’a vardınız park yeri sıkıntısı. Ardından bekleyen 100 kadar tekneye doluşan koşuşturan insanlar. Neyse çıktınız yola motorinlee çalışan simsiyah duman çıkarıp aceleyle suluadaya varıp kıyıya yaklaşıp yer kapmaya çalışan teknelerle vardınız Sulu ama susuz adaya. Yüzmek için kalabalıktan yer bulmanız gereken bir denizle karşılaşıp, tüm günü teknede geçireceksiniz. Yine de hayattan bir mola ve keyif alacaksınız. Belki yeni tanışıklıklar, belki grup arkadaşlarınızla eğleneceksiniz. Ancak bunun maliyeti de en az kişi başı bin TL. neyse akşam döndünüz, yorgun argın ertesi gün şehir hayatının gerekleri yapılacak. Bir günlük tatil hem de Antalya’da kendi şehrinizde konaklamasız maliyet ortalama en ucuzundan, haaa bu arada su bile içseniz para ödediğinizi unutmayalım. Her hafta bir gün tatil yapmanın bedeli 4 hafta olarak hesaplarsak 20000 TL yani neredeyse bir asgari ücret gel de Zihinsel geviş getirme. Aynı olumsuz düşünceleri tekrarlama. Neden ben böyle oldum? Neden para kazanamadım? Neden her şey pahalı? Vs.vs.