Merhaba… Konyaaltı sahilinde uzun süredir hayalet ağ sorunu var. Büyükşehir deniz ve kıyı yönetim şubesi tarafından sık sık temizlense de balıkçılara bunun önemi aktarılmalı... Temizlemek nereye kadar. Atılmamasına çare bulunmalı…

Konyaaltı Sahili’nde denizlerde bırakılan ya da parçalanan balıkçı ağları, deniz canlılarının yaşamını tehdit ediyor. Kirlilik de bu yüzden artıyor tabi ki. Bu tür atıklar yıllarca deniz tabanında kalabiliyor.

Ağlar, zamanla parçalanarak kayalıklara veya tekne motorlarına takılıyor. Bu durumun hem doğayı kirlettiğini hem de deniz canlıları için ölümcül bir tehlike oluşturduğunu tahmin etmek zor değil. İnce misina ağların doğada kolaylıkla çözünmediğini ve onlarca yıl boyunca bozulmadan kalabildiğini biliyoruz artık. Hayalet ağlar genellikle petrol türevi, plastik malzemelerden üretilir. Bu da bozulmadan, herhangi bir hasar almadan yıllarca kalacağı anlamına gelir. Dalgıçların dalış sırasında gördükleri hayalet ağlar bunun sonucu. Kim bilir ne kadar zamandır oradalar…

Konyaaltı sahilinde dalış yapanlar daha önce su tahliyesi için kullanılan ama şuan aktif olmayan bir boruya takılmış bir hayalet ağ tespit ettiklerinden bahsediyorlardı Şimdi temizlendi diye biliyorum. Büyükşehir Belediyesi sık sık hayalet ağ temizliği yapıyor çünkü. Balıkçılar boruların olduğu alanları, daha çok balık gizlendiği için tercih ediyorlar. Ama sonra ağları orada bırakıyorlar.

Bu ağlar aynı zamanda çözünerek mikroplastik sorunu da ortaya çıkarıyor. Olay sadece ağların su altında kalmasından öte denizlerimizdeki mikroplastik kirliliğini de artırması. Bu sularda yüzeni beslenen her canlı bundan nasibini alıyor maalesef.

Balıkçılık yaşasın istiyoruz, gerçek bir kaynak çünkü. Geçimini sadece bu iş ile sağlayan vatandaşlar var. Ama sırf para kazanıp eve ekmek götürüyor diye sorumuzca mı davranmalı? Bilinç çok önemli. Her şey ceza ile olmuyor. Tespit edilemeyen suçlar var. İnsanın olduğu her yerde… Ağların verdiği zarar açısından bakacak olursak, avlanma sırasında daha dikkatli olunmasının gerekliliği ortaya çıkıyor. Balıkçılar için bilinçlendirme ve farkındalık çalışmaları artırılabilir. Çünkü denizin altında bu ağların takılıp da kalabileceği doğal ya da insan yapısı alanlar var. Zaten ülkedeki en önemli sorun umursamazlık…” Bana dokunmuyorsa, sorun yok” anlayışı…

Peki, gerçekten dokunmuyor mu? Bir düşünelim bakalım hep birlikte…

Sağlıcakla ve sağduyuyla kalın, sevgiler…