Merhaba…

İnsanoğlu ne garip… Sorumluluk duygusunun, özenli tutumların öneminden konuşup ve dahi her mecradan bunu bekleyip, yaşadığı dünyasına, doğasına hiç özen göstermez.

Bir araştırmada okumuştum. Her insan doğamıza 210 tane ağaç borçlu imiş. Keşke daha fazla olsa ama sanıyorum ortalama bir hesap bu. Çünkü dünya nüfusuna bakarsanız gerçekten masum bir kesim de var.

Dünyamızı en çok kirletenler Çin, ABD ve Hindistan… Çin ve Hindistan’ın iş gücü için kullanıldığını anlatmama gerek yok herhalde. ABD de işi yönetenlerden biri. İngiltere’yi ve bir sürü Avrupa ülkesini de es geçmemek lazım.

Masum olan kesim ise yerliler. Tabi onların modern dünyadan haberi yok. Sanki onlar daha şanslı gibiler.

Şunu sorgulamak lazım. Bu kadarına hakkımız var mıydı?

Dünya bizim tek evimiz. Başka gidecek yerimiz yok. Tabi Elon Musk ile bir akrabalığınız varsa ya da yüklü bir servet ödeyebilecekseniz bilmem. Marsa götürür sizi de… Bu cennet dünya bırakılır mı?

O zaman biraz daha özen mi göstersek. Evimizi temiz tutuyorsak sokağımızı şehrimizi de tutamaz mıyız? Böylelikle ülkemizi ve dünyamızı korumuş oluruz. İnanın ilkokul düzeyinde anlatmamaya çalışıyorum. Âmâ gerçekten en basit haliyle bu.

Çevre Kanunu’nun birinci maddesi der ki “Kirleten öder.” Peki, gerçekten kirlettiğimizi ödeyebilecek miyiz? Verdiğimiz hasarı geri döndürebilecek miyiz?

Bugünlerde COP30 devam ediyor. Orada da ortalık karıştı çünkü insanlar artık ülkelerin ellerini taşın altına koymasını istiyor. Öyle sözde kalan müdahaleler değil özde müdahaleler istiyor herkes. İnsanların boş yalanlara karnı tok.

Bunu artık fark edip çalışmamız lazım. Büyük felaketler gelmesini beklememeli…

Sağlıcakla ve sağduyuyla kalın, sevgiler…