Merhaba,
Günler hızla akıp giderken hayatımızdan, her güne anlam yükleyen insanoğlunun kendi kültürel yapısına göre bayramları, festivalleri ve özel günleri var. Halloween’da işte bunlardan biri. Bizler kendi ülkemizde CUMHURİYET BAYRAMI kutlamalarına hazırlanırken sokaklar erken HALLOWEEN / CADILAR BAYRAMI kutlayan ilginç kostümlü insanlarla dolu.
Bizim kültürümüzün bir parçası olmadığından eksik bir şey yazmamak için detaylı bir araştırma yapmak istedim ama gelin görün ki net bilgi bulmak şöyle dursun farklı farklı birçok bilgiye ulaştım. Nasıl mı? Hadi başlayalım…
Bir bilgiye göre bu uygulamanın kökeni geçmişte Britanya’da yoksulların kapı kapı dolaşarak “Ruh keki “toplaması geleneği. Yetişkinler 31 Ekim’e en yakın hafta sonunda kıyafet baloları düzenler ve bu partilerde misafirler cadı, hayalet ve korku filmi karakterleri gibi korkunç kıyafetler giyerler…
Bir diğer bilgiye göre ise; Halloween her yıl Azizler Günü olan 1 Kasım’dan bir gün önce 31 Ekim’de kutlanır ve evler korkutucu dekorlar ile süslenir. Büyük küçük herkes farklı kostümler giyer, çocuklar kapı kapı gezerek şeker toplarlar. Bu kostüm partilerinin en muhteşem bahanesi olan bir Hristiyan Bayramı’dır.
Dedim ya Google tam bir bilgi karmaşası. Diğer bir bilgiye göre Halloween’in kökeni Keltlerin eski bir festivali olan SAMHAIN’e dayanır. Keltler, Samhain gecesinde ölülerin ruhlarının dünyaya geri döndüğüne inanırlardı. Bu inanç, insanları ruhlardan korunmak için kostümler giymeye ve büyük ateşler yakmaya yönlendirirdi.
Halloween, Keltlere göre SAMHAIN / SOW-IN / 2000 yıldan uzun bir süre önce kutlanan yaşayanlarla ölüler arasındaki perdenin en ince olduğu inanılan bir dönemdi.
Cadılar Bayramı / Halloween karmaşasını araştırmaya devam ederken tarihin gizemli aralıklarında mitolojiyle buluştum. Halloween gerçekliğini anlatan en güzel hikaye buydu bence…
“Bir gün Persephone arkadaşları ile tarlada çiçek toplarken çayır birden ikiye yarılır ve yeraltı tanrısı Hades, yeryüzüne çıkar. Âşık olduğu Persephone'u yeraltına kaçırır. İnanışa göre ölüler ülkesinde bir şey yiyen bir daha oradan çıkamaz, Persephone de hevesine yenik düşer ve bir nar tanesi yer. Demeter kızını aramak için yollara düşer ancak onu hiçbir yerde bulamaz. Üzüntüsü öyle büyük olur ki hayata küser. Demeter'in bu hâli dolayısıyla yeryüzünde kıtlıklar oluşur ve birçok fani kıtlık sonucu ölür.
Sonunda her şeyi gören ve bilen güneş tanrısı Helios ona kızının yer altına kaçırıldığını söyler. Bunun üzerine Demeter Olympos'tan kaçar, yüreği sızlayarak ıssız bir yere çekilir. Onun küsmesiyle toprağın bereketi kalmaz, insanlar kıtlık tehlikesine uğrarlar. Zeus onu barıştırmaya çalışır, ancak Tanrıça Demeter yalvarmalara kulak vermez. Bütün yalvarmalarının boşa gittiğini gören Zeus, en sonunda Persephone'nin yılın üçte ikisini yani çiçek açma ve meyve zamanını, anası Demeter'in, geri kalan üçte birini, yani kışı da kocası Hades'in yanında geçirmesini kararlaştırır. Böylelikle toprağa yeniden bereket gelir. Persephone her yeryüzüne çıktığında, Demeter yeryüzüne baharı getirir. “
Mitolojik anlatım bir zıtlıklar algoritması gibi. Kuraklığı berekete çevirmek, yaşayanlarla ölenleri buluşturmak. Siyah ve beyaz gibi…
Gelelim balkabağına, inanışa göre içi oyulduğu ve içine mum koyulduğu zaman insanları ölü ruhlardan koruduğuna inanılıyor. Cadılar Bayramı’nın turuncu renkle anlatılmasının nedeni hem balkabağının rengi hem de kışın yakılan sobada ateşin rengi olması.
Cadılar Bayramı / Samhain / Halloween… İstediğiniz gibi dillendirebileceğiniz bu bayram Hristiyanlık Avrupa’da yayılmaya başladığında ALL HALLOW’S EVE / AZİZLER GÜNÜ ARİFESİ/ olarak anılmaya başlamış. 1 Kasım’da kutlanan Azizler Günü ile birleştirilen 31 Ekim Azizler Günü Arifesi, zamanla HALLOWEEN ismini almış. Halloween günümüz modern formuna Hristiyanlık ve eski Kelt inançlarının bir araya gelmesiyle evrilmiş kısacası.
Kaleiçi sokaklarında 1 Ekim’e kadar göreceğiniz kostüm şov ve Halloween için süslenmiş mekanlar mutlaka dikkatinizi çekecektir. Uzun siyah şapkalı cadılar, siyah giyen insanlar, abartılı makyajlar ve balkabakları ile zıtlıkların eşitlendiği bir bayram havası Halloween.
Eskiden televizyon ekranlarından izlediğimiz bu tür etkinlikleri şimdi içinde yaşamanın keyfiyle kutluyorum Cadılar Bayramı’nı. Yaşayanlarla ölüler arasındaki perdenin inceldiği Halloween’da umarım bende hayata veda eden sevdiklerimle buluşurum.
Her değişime ayak uyduran doğanın bilgeliği ve sanatın ışığında yeniden görüşene dek sağlıkla ve sevgiyle…