Türkiye’de hazır fide sektörü 90lı yılların sonlarında kurulan iki üç işletme ile başlayıp şuan gelinen noktada 200’ün üzerinde olan işletme sayısına ulaştı. İlk kurulduğu dönemde teknik olarak önemli bir gelişme olarak tarım sektöründe yerini almaya çalışmaktan, robot teknolojilerinin kullanıldığı, modern laboratuvarlarla doku kültürü ile fide üretim noktasına gelinen süreç özel sektörün çabaları ile gelişti ve son yıllarda fide ihraç eden noktaya gelindi.
İlk kurulan hazır fide işletmeleri doğal olarak örtü altı sebze yetiştiriciliğinin merkez üstü olan Antalya’da faaliyete başladı. Daha önce tohumlarını alan çiftçi, salt fide yetiştirmek için kurduğu küçük seralarda fidelerini üretir ve dikim yapardı. Bu süreçte bazı fide hastalıklarından kaynaklı zayiat fazla olur, komşularından fide bulmaya çabalar veya tekrar tohum ekimi yapar, sera içinde homojen yapı oluşturulamaz ve stabil bir üretim sağlanamazdı.
Hazır fide sektörü tam da bu gibi sorunları devre dışı bırakmış ve hatta üreticinin fide yetiştirmek için harcadığı zamanı boşa çıkartarak farklı üretim planlaması yapmasını sağlayarak üreticilerin gelir seviyesinin yükselmesine yardımcı olmuştur. İlk önce yakın çevrelerine fide üreten fideliklerin sayısı ve alanı arttıkça ülkenin başka bölgeleri içinde üretim yapılır hale gelmiş. Günümüzde ise ülkenin her bölgesinde fide işletmeleri kurularak bölgesel işletmeler oluşmuştur. Bazı işletmeler doku kültürü laboratuvarı kurarak muz fidanı üretimine başlayarak ciddi bir üretim deseni değişikliğine gittiler.
Elbette Antalya fide işletmelerinin merkezi olmaya bu süreçte devam ediyor. Ülkenin her yerine fide gönderen fideliklerin bazıları yurtiçi rekabetten uzaklaşmak için yurtdışı pazar arayışlarına ve marka değerlerini yükseltme çabasına girdiği dönemler oldu. Bazı işletmeler dönemsel ihracatlar yaptı fakat devamlılığı olamadı maalesef. Bazı firmalar müşteri ilişkileri bazıları mevzuatla uğraşmamak belki lojistik nedenlerden ihracattan vazgeçtiler. Fakat ısrarla ihracat yapmaya devam eden fide işletmeleri var. Bu firmalar sadece sebze fidesi değil muz fidanı ihracatı da yapar hale geldi. Bu konuda öncülük yapan tüm firma yöneticilerine ve çalışanlarına teşekkür etmek gerekir. Belki bazı fidelik patronları bana kızabilir fakat bu işlerde öncülük yapan bir dönemde işletmesinde çalıştığım dr. Hasan Ünal’a ayrı bir teşekkür ve tebrik göndermek yerinde olur diye düşünürüm.
Yakın ülkelere fide ihracatı doğru koordine edilir ise sektöre ciddi bir döviz girdisi sağlanabilir, bunun için yapılacak birkaç mevzuat değişikliği ve diğer sektörlerde yapılan ihracat desteklerinden fide firmalarının faydalanmasını sağlamak olacaktır.