Ekonomist’in haberine göre dünyada değeri 1 trilyon doları aşan 9 şirket var. “Apple (2.788 trilyon USD), Microsoft (2.462 trilyon USD), Aramco (2.046 trilyon USD), Alphabet (1.576 trilyon USD), Amazon (1.248 trilyon USD), NVIDIA (990.7 milyar USD), Meta (Facebook)(672.7 USD)Haziran 2021'de 1 trilyon USD’a ulaşmıştı,
Tesla (637,5 milyar USD) Ekim 2021'de 1 trilyon doları aşmıştı, PetroChina Çin'in dev petrol şirketi PetroChina, Kasım 2007'de Şangay Borsası'nda 13 basamaklı bir rakamla piyasa zirvesine ulaşmıştı. Şirketin piyasa değeri tam 1 trilyon dolardı. Şirketin bugünkü değeri ise 183.8 milyar dolarda.” Yakın geçmişte 1 trilyon USD’ı aşıp geri çekilenleri de listeye eklemişler. Bu kadar büyük rakamları gördüğümde nedense merak ettim, şirketler bu rakamları açıklamışken ülkemizin milli geliri ne kadar? Dünyadaki yerimiz neresi? İşler iyiye mi gidiyor kötüye mi?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti Milli Gelirinin Bilinmezliği
GSMH 2023 ya da GSYH 2023 yazarak şu anki durumu İnternette araştırırsanız karşınıza doğrudan bir rakam çıkmıyor. TÜİK bir sürü rakam vermiş ve içinde USD değerinden bir rakama rastlayamıyorsunuz. Diğer taraftan güdümlü medyatörler de lafı eveleyip gevelemişler. Bu işin sunuluş biçimi dünya ekonomisinin yaklaşık 100 trilyon USD olduğu düşünülerek USD cinsinden ülke ülke sıralanarak yapılır. Bu listeye bakarak dünyadaki yerinizi rahatlıkla görürsünüz. TÜİK gibi uzun uzun rakamlar yorumlar yazdıktan sonra yüzde şu kadar artan bir veriyi başlığa taşırsanız gerçekleri halktan gizlemiş ve görevinizi savsaklamış olursunuz. Milli Gelir yükselirse kocaman puntolarla yazar gözümüzün içine sokarlar. Düşerse internette 10 dakika arar güncel tatmin edici bir rakam bulamazsınız. Başarısızlıkların laf kalabalıkları arasına gizlenmesi bizim siyasilerin maharetli olduğu konulardan. Neyse, lafı uzatmadan bulabildiğimiz yaklaşık rakamları yazalım. 900 milyar USD civarı olduğunu kabul edelim. Ülkemizin GSMH’nı ikiye üçe katlayan şirketler var olduğunu görüyoruz. Düşünsenize binlerce fabrika, binlerce Kobi, binlerce turizm işletmesi, yeraltı yerüstü kaynakları ile mal ve hizmet üretiyorsunuz ve bir tek şirketin yıllık üretim değeri kadar etmiyor.
SORUNLARIN KAYNAĞI
Potansiyelimizi değere çevirebilmekle ilgili bir sorunumuz var. Bunun iki temel nedeni olduğunu düşünüyorum. Birincisi matematik bilmiyoruz. İkincisi ise her işimizde yapıyormuş gibi yaparak aslında kapasitenin çok altında iş görüyoruz. Beğeni seviyemizin ve beklenti seviyemizin düşük tutulması da önemli etkenler. Alt düzeyde ise liyakatsizlik, kaderciliğe bağlı tembellik, küskünlük, Dunning-Kruger etkisi olarak da tanımlanan cahil cesaretinin iş görmesi gibi faktörler sayılabilir.
PEKİ NE YAPMALI?
Onlarca maddeden oluşan bir yapılacaklar listesi oluşturulabilir. Ancak bunların uygulanması sırasında da “Türk gibi başlamak” ön plana çıksa da “İngiliz gibi sürdürmek” ve “Alman gibi bitirmek” bizden çok uzak bir irade gerektiriyor. Benim kısa yol çözümüm ise insanların birey özelliklerinin güçlendirilmesi, bireylerin çağın gereklerine göre donanımlı hale getirilmesi, özgüven aşılanması ve desteklenmesidir. Bazı otomatik davranış ve bakış açılarından kurtulmamız gerekiyor. Kaderci bakış, öğrenilmiş çaresizlik, arabesk kültür, ama-fakat girdabı, konu komşu ne der yaklaşımı, gelecek kaygısı, vs… acil eylem planıyla kurtulmamız gereken hastalıklarımız.
KONUŞURKEN KOLAY, PRATİKTE ZOR MU?
Hayır, çok kolay ve uygulanabilir. Birey olmanın ne anlama geldiğini, güçlü bireyler olunabilmesi için neler yapılması gerektiğini ilkokul düzeyinde çocuklara anlatabilirsek kendiliğinden çaba içine gireceklerdir. Ebeveyn ve öğretmenler arada bir küçük motivasyon dokunuşlarıyla bu çabaları destekleyebilirse çocuklar kendiliğinden başarabilirler. Hadi canım sen de, diyenler olacaktır. Olabilir. Denemesi bedava.
Sağlıcakla.