Sen o büyük şehirde yıllarca didin, tırnaklarınla kazı, gençliğini betona göm.
Sonra da hayal kur: Emekli olacağım, ayaklarımı uzatacağım, Akdeniz'in kıyısında keyif çatacağım.
İşte o hayalin adı: Antalya.
Fakat dur bakalım…
Her köşe başında "cennet" diye bağıran emlakçıya, her sosyal medya gönderisindeki pırıl pırıl denize hemen atlamadan önce, o cılız maaş hesabına bir göz atman lazım.
Zira o mavi düş, bazen epey tuzlu bir uyanışa dönüşebiliyor.
***
Antalya: Tatil Değil, Hayat Pahalı
Şimdi efendim, kimse inkâr edemez.
Antalya, Türkiye’nin Güneş Krallığı. İklimi, denizi, portakal çiçeği kokusu...
Allah var, on numara beş yıldız.
Hele ki o kışın ortasında tişörtle dolaşma lüksü yok mu?
İşte o, paha biçilmez. Emekli için can simidi gibi.
Sağlık desen, merkez ilçelerde hastaneler, doktorlar...
Misafirperverlik de cabası.
Eh, bu kadar artısı olan yerin bir de faturası olur, değil mi?
Burada emekli olup "mutlu" olmak, cüzdanının kalınlığıyla doğru orantılıdır, maalesef.
***
Kiralar: Emeklinin Kâbusu
Sen sanıyor musun ki, o meşhur Konyaaltı sahilinde, falez manzaralı Lara'da ya da yabancılarla dolan taşan Alanya'da üç kuruşa daire kiralayacaksın?
Yok öyle yağma!
Antalya’da kiralar almış başını gitmiş. Sebebi belli: Turizm, yabancı talebi, villa sevdası...
Sıradan bir emekli maaşıyla, şehrin popüler yerlerinde iki göz oda tutmak için, maaşının yarısını, hatta dörtte üçünü feda etmen gerekebilir.
Olay sadece kira da değil. Elektrik, su, aidat, internet...
Hepsi üst üste biniyor.
Eğer cebinde döviz yoksa, yani maaşın sadece kuru bir emekli maaşı ise, o meşhur Akdeniz güneşi sana biraz "yakıcı" gelebilir.
O yüzden, eğer buraya yerleşeceksen, ya merkezin biraz dışındaki daha sakin ve uygun ilçelere (misal Serik'e doğru) bakacaksın, ya da o emekli maaşının üzerine iyi bir "yastık altı" birikimin olacak.
***
Mutluluk mu? Huzur mu?
Antalya, sana kesinlikle huzur sunar.
Sabah deniz kokusuyla uyanma, akşamüstü falezlerde çay içme huzurunu.
Ama mutluluk, emekliliğin ilk aylarından sonra, o huzurun yanına bir de "geçim rahatlığı" eklenince gelir.
Özetle;
Antalya, emeklilik hayallerinin gerçekleştiği yerdir. Tabii o hayallere, biraz dolgun bir emekli ikramiyesi ve eli sıkı bir bütçe planı eşlik ediyorsa...
Yoksa o güneşli sahil, bir anda "geçim sıkıntısı" adında bir fırtınaya dönüşebilir.
Yıllarca çalıştın, didindin, durdun çalışıp emekli oldun.
Şimdi akıllı ol, parana sahip çık!
Denize girmek bedava ama deniz kenarındaki dairenin kirası fena!
Karar senin. Güneşlenmek güzel, yanmamak daha güzel!