Binlerce yıldır kuraklık ve kıtlık dönemlerinde yağmur duaları edilirdi. Türkiye’de de buna rastlanıyor. Çağdaş bilimle donanmış günümüzde bu tür olayları önlem almadan yapmak da bir garip açıkçası.

Kuraklık oluyor hadi yağmur duasına çıkalım diyorlar. Öncesinde bir önlem alalım yok. Orman yangınları oluyor hadi yağmur duasına çıkalım. Allah istese yağmuru zaten yağdırır ancak ilk önce önlem almak gerekiyor.

Orman yangınlarının çıkmaması için ciddi önlem, çıktığında da hızlı müdahale için her şeyi hazırlıkta tutmak gerekiyor.

Diyanet yağmur duasına çıkacakmış. İlk önce siz bir ormanları kesmeden, betona boğmadan şehirleşmeyi ayarlayın. Neden Almanya’da orman yangını olmuyor? Neden İtalya’da büyük ölçekte orman yangını olmuyor?

Çünkü onlarda yangın uçağı var, önlemler hazırda duruyor. Her an hareket halindeler. Bizimkiler yangın oluyor yangın uçağını gören yok, helikopter var onlarda yangını daha da artıyor suyu boşaltınca. Böyle bir gariplik içerisindeyiz.

Yağmur duası gerektiği zaman edilir ancak her şeyi dinle bağdaştırmak dine ayıptır. Yağmur duasının temel amacı zaten kuraklığın olduğu dönemde tarlaların canlanması için inanç sisteminde yer edinen önemli bir ritüel olmasıdır.

Önce bilim gerekli, bilimsiz bir gelişim hiçbir zaman uyum sağlamaz. Yağmur gerekli olduğu anda yağar zaten.