Zorova’da iş mevsimiydi çayırlar biçilmiş köye taşınıp (Tayyar) harman haline getirilecekti. Eve vardığımızda Şerafettin traktörle gelen çayır balyelerinin yığılmasıyla ilgileniyordu. Çok büyük bir harmanın yanında yeni bir harman oluşturmaya çalışıyorlardı.

Doğaldır ki onu tanımam olanaksızdı. Çünkü o 60 yıl önce ilkokul dört veya beşte bir çocuktu. Oysa şimdi saçları ağarmış beli bükülmüş benim gibi bir ihtiyar olmuştu. Tabii ki önce öğretmenle öğrencisi aynı olur mu gibi bir soru geliyor insanın aklına, ama ben onun öğretmeni olduğum zaman 18 yaşındaydım ki o da 11-12 yaşındaydı. Yani aramızda altı-yedi yaş gibi bir fark olup şimdi o da yetmiş yaşının üstündeydi.

Şerafettin işi oradakilere bırakıp yanımıza geldi. Sarıldık. Hoş beşten sonra eve girip sohbete orada devam ettik. Pek çok odası bulunan çok büyük bir ev yaptırmış. Zaten kendisi de usta olduğu için evde her şey olması gerektiği gibi ve olması gereken yerdeydi.

Evde epeyce bir sohbetten sonra yemek yiyip dışarı çıktık. Köyün içinde dolaşırken eskiyi hatırlatan fazla bir şey kalmadığını fark ettim. Çünkü köy yukarıya tepeye doğru genişlerken eski evlerin çoğu yıkılmış kalanlar da eski halinde değildi. Terk edilen bu eski evlerin etrafı açılmış ve evler toprağın içinden çıkmış haliyle basık ve acayip bir görüntü sergiliyordu.

Köyün yabancılaşması gibi tanıdık hiçbir kimse de kalmamıştı. Altmış sene önceki yetişkinlerin tamamına yakını ölmüş veya başka şehirlere göçmüştü. Öğrencilerimin de pek çoğu ölmüş ve yaşayanların da Şerafettin dışında hepsi de büyük şehirlere göç etmişti. Şimdi burada bana en yakın şey okulum ve anılarımdı. Onun için şimdi okulumu görmek ve anılarımda kalanlarla karşılaştırmak için sabırsızlanıyor, bir an önce çıkıp köyde dolaşmak istiyordum.

YARINLARDA ANILAR

Yarınlar unutturur bunları hep

Yarınlar mutsuz bile olsa

Bunları hep unutturur.

Karayazı’da; karayazımı okuduğum günler

Kendi öz benliğimi duyduğum yalnızlık

Sana şiir yazdığım geceler

Karların egemenliğinde

Hiçbir şeyin olmadığı yasal

Yalanlarla dolu bir anlatım olur yarınlarda

Ya da olsa olsa, olağanüstü bir masal.