Antalya’nın sıcağında serin bir esinti gibi, çiçeklerin o narin kokusu içimi bir hoş eder daima huzur bulurum inanın…
Aslında koku değil yalnızca çiçeklerin rengarenk halleri de insanı alıp götürür. O çiçeklerin her biri ayrı hikaye taşır bize.
Onlar bize doğanın saflığını, güzelliğini hatırlatıyor. Kendi telaşlı hayatlarımızda unuttuğumuz o dinginliği, huzuru fısıldıyorlar bize. Özellikle Antalya gibi hareketli bir şehirde, çiçekler küçük kaçış noktaları oluyor insana.
Onlara baktıkça, onlara dokundukça sanki içindeki kasvet dağılır, yerine bir ferahlık gelir. Bir de o kokuları yok mu, özellikle de nemli havalarda, sanki havayı bir anda mis gibi yapar…
Çiçekler aynı zamanda bir köprüdür insanlar arasında. Bir hasta ziyaretine giderken alınan bir demet çiçek, birine teşekkür etmek için uzatılan tek bir gül... Her biri ayrı bir duygunun tercüman durumundadır.
Antalya'nın bereketli toprakları da bu konuda çok cömerttir. Bir avuç tohum ek, kısa sürede kocaman bir dünya yeşersin.
Antalya'da yaşayan herkes, az ya da çok, bu şehirdeki çiçeklerin varlığından etkilenir. Kimi zaman farkında olmadan, kimi zaman bilinçli olarak... O kokular, o renkler, bir şekilde içimize işler.
Antalya’yı yalnızca denizi, güneşi değil, aynı zamanda o çiçek kokulu sokaklarını, o samimi atmosferini de seviyorum. Çiçekler, sanki şehrin ruhunu yansıtan canlı tablolar gibi. Onlar olmasa, Antalya bu kadar Antalya olur muydu, emin değilim.
Yani demem o ki a dostlar gelin bu yaz da Antalya'nın çiçeklerine bir daha bakalım. Koklayalım, dokunalım, içimize çekelim o huzuru…